Köyümüzün Amcıkları, İzmirin Amcıkları… (37. Bölüm) (Harun 22 Y., İzmir / Türkiye)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bdsm

Sabah omzumun dürtülmesiyle uyanıp gözlerimi açtığımda, Atalay başucumda dikiliyordu. Gece Şaheste ile çırılçıplak yatmıştık, üstümüze pike falan da örtmemiştik. Şaheste uyuyordu halen, bir bacağı benim bacağımın üzerinde, kolunun biri de göğsümdeydi. Şaheste’yi uyandırmamak için, Atalay’a (Ne var, ne oldu?) anlamında bir hareket çektim. Atalay da saatini gösterip, (Kalk hadi!) gibisinden bir hareket yaptı. Şaheste’nin önce kolunu, sonra da bacağını yavaşça üzerimden indirdim ve yavaşça yataktan kalktım. Atalay’ı kolundan tutup banyoya soktum ve “Hayırdır, birşey mi oldu?” diye sordum. Atalay, “Yok ortağım, sizi kahvaltıda göremeyince uyandırmaya gelmiştim. Kapıyı 5-6 dakika tıklattım, ama uyanmadınız!” dedi. Ben de, “İyi tamam, duş alıp geliyorum. Şaheste uyusun biraz daha!” deyip, duşun altına girdim.

Çabucak bir duş alıp banyodan çıktığımda, Atalay yatağın kenarında dikilmiş, sereserpe uyumakta olan Şaheste’nin çıplak vücudundan gözlerini alamıyordu. Kapıyı tıklattığı konusunda düpedüz yalan söylemişti, yavşağın tüm derdi Şaheste’yi çıplak görebilmekti. Şaheste’yle beni ilk tanıştırdığında, kızı sikmeyim diye elinden geleni yapan Atalay, şimdi kendisi sikecekmiş gibi bakıyordu. Nedense bu durumdan rahatsız olmuştum, Şaheste’nin üstünü pikeyle örttüm. Sonra da elbiselerimi giyindim ve çıktık odadan, indik kahvaltı salonuna.

Alexandra’yla Gustav çoktan kahvaltılarını yapmışlardı. Onlar keyif kahvelerini içerlerken, biz de Atalay’la kahvaltımızı yaptık. Atalay’ın bugün akşama kadar çalışması gerekiyormuş, ayrıldı yanımızdan. Alexandra E-Mail geldiğini söyledi, Ramazan çavuşun inşaatta birkaç değişiklik yapılmasını istiyormuş. “Bu istediği değişiklikler çok gereksiz, ama kendisi bilir. Gidip işçilere tarif edelim de yapsınlar!” dedi. Gene amına koduğumun inşatına gidecektik. Oysa ben bugün kasabaya uğramayı ve Veli ile konuşmayı düşünüyordum. Fırsat bulursam Gülistan’la da konuşmak istiyordum.

Kahvem bitince kalktık. Atladık arabama, bizim köyün yolunu tuttuk. Yolda Alexandra dün geceki sikişe neden gelmediğimi sorunca, Şaheste’yi avutmak zorunda kaldığımı söyledim. Alexandra gülerek, “Şaheste’yi de getirseydin ya, ben çok güzel avuturdum onu!” dedi. Alexandra’nın ne demek istediğini anlamıştım, ama hoşuma gitmemişti. Oysa normalde hatunların birbirleriyle sevişmesi beni müthiş heyecanlandırırdı. “Şaheste’nin öyle şeylerden hoşlanacağını hiç sanmıyorum!” dedim. Alexandra, “Haklı olabilirsin tabii, ama bunu denemeden kimse bilemez! Bak mesela senin Nurcan da ilkbaşta öyle düşünüyordu, asla bir kadınla seks yapmayacağını söylüyordu. Ama benimle seviştikten sonra bu fikri değişti. Üstelik benden sonra kaç tane kızla birlikte oldu. Gerçi sen bunları biliyorsundur, Nurcan anlatmıştır sana! Ama Nurcan’ın dahi bilmediği birşey söyleyeceğim şimdi sana: Kaynanan da çok güzel amcık yalıyor!” deyince, ben neye uğradığımı şaşırdım. Ama şaşırmama sebep olan Nurcan değildi, kaynanamdı, 20 yıl düşünsem kaynanamın bir kadınla seks yapacağı aklıma gelmezdi. Şaşkınlığım geçince, “Onu da videoya kaydettiniz mi?” dedim. Alexandra yeniden güldü ve “Kaydettik tabii! Hangisininkini merak ediyorsun, Nurcan’ınkini mi, kaynananınkini mi?” dedi. “İkisininkini de!” dedim. “Nurcan’ınki Almanya’da kaldı, ama kaynananınki otelde, buraya gelmeden bir gün önce kaydettmişik. İstersen bir ara seyredebilirsin!” dedi…

Köye vardığımızda yine önce bizim eve uğradık. Ben elbiselerimi değiştirdim ve birkaç parça temiz giysi daha alıp arabaya koydum. Sonra da inşaata gittik. Ramazan çavuşun kardeşi İdris işçilerin başındaydı. Gustav işçilere yapılması gereken değişikleri anlattı, ben tercüme ettim. Gustav sonra inşaatın videosunu çekti biraz. İnşaatta başka da işimiz kalmamıştı. Ayrılacağımızda, İdris bizi evine Ayran içmeye davet etti. Teşekkür edip, “Belki başka zaman uğrarız!” dedim. İdris gücenmişti, “Bizim fakirhaneye tenezzül etmezsiniz tabii! Davul bile dengi dengine çalarmış, biz tabii Ramazan abim gibi varlıklı değiliz, sizi öyle 5 yıldızlı otelde falan ağırlayamayız!” diye söylendi. “Yok valla, hiç alakası yok! Kasabada halletmem gereken ankara escort işler var!” dedim. İdris, “Amaaan, kasaba dediğin yer hemen şuracıkta, 5 dakika sonra gidersiniz! Gelin hadi!” diye ısrar edince, “İyi madem, 5 dakika uğrayalım!” dedim.

Evine vardığımızda, İdris’in karısı Neriman, “Hoşgeldiniz! Kusura bakmayın, ev biraz dağınık!” diyerek buyur etti, sonra da İdris’i kolundan tutup mutfağa doğru çekti ve “Adam bir haber verir eve misafir getirmeden önce!” diye bozuk attı. İdris de, “Ulan karı dırdır etme de bize Ayran yap! Yatıya gelmediler, Ayran içip gidecekler!” dedi. Ben ayakkabılarımı çıkarırken, gözüm kapısı açık olan oturma odasına ilişti. İçerde genç bir kadınla genç bir kız telaşla ortalığı toparlayıp, adeta kaçarcasına öbür odaya geçtiler.

İdris mutfaktan gelip bizi oturma odasına aldığında, 2 tane küçük çocuk vardı içerde. Televizyon seyrediyorlardı. İdris, “Eşşek sıpaları, yine televizyonu mu açtınız! Elektrik faturasını o zibidi babanız ödemiyor!” diye fırça atıp, televizyonu kapattı ve “Kalkın misafirlere bir hoşgeldin deyin, ellerini öpün! Hani, ananız nerde? Yeter nerde?” dedi. Çocuklar daha cevap vermeden, “Burdayız baba!” diyerek öbür odanın kapısı açıldı. Demin kaçarcasına öbür odaya gidenlerdi bunlar. Demin ikisinin de üzerinde pijama gibi birşeyler vardı, şimdi ikisi de şalvar giymiş ve başlarını da eşarpla örtmüşlerdi. Çocuklar Alexandra ve Gustav’ın ellerini öperlerken, onlar da, “Hoşgeldin Harun enişte!” diyerek, benimle tokalaştılar. İdris, “Bu bizim büyük kız Hüsniye, bu sıpalar onun! Öteki de bizim tekne kazıntısı, Yeter!” diye tanıttı. Hadi Yeter ismi neyse de, Hüsniye ismine gülmemek için zor tuttum kendimi. Hoşgeldin faslından sonra Hüsniye ile Yeter mutfağa, annelerinin yanına gidince, İdris hayıflanarak, “Bizim damat 6 aydır çalışmıyor, aylak aylak geziyor zibidi! Zaten çalışırken de zar zor geçiniyorlardı. Hüsniye de anasının lafına uydu, sıpalarını alıp geldi başımıza! Sanki biz burda para basıyoruz amına koyum!” dedi.

Hüsniye 27-28 yaşlarında falan vardı, uzun boylu, zayıf, eli yüzü düzgün bir kadındı. Ama benim ilgimi Hüsniye’den ziyade Yeter çekmişti. Yeter de taş çatlasa 16 veya 17 yaşında olmalıydı. Çok sevimliydi, güleç bir yüzü vardı. Boyu kısaydı ve balıketliydi, oldukça büyük göğüsleri ve götü vardı. Mutfağa giderken götü şalvarın içinde bıngıl bıngıl titriyordu. İdris’e, “Yeter okula gidiyor mu?” diye sordum. İdris, “Yok. Ortaokulu bitirdi. Liseye de gitmek istediydi, ama durumumuz olmadığından gönderemedik. Hem kız çocuğu okuyup ta ne yapacak, otursun evinde kısmetini beklesin!” deyince, doğrusu Yeter için üzülmüştüm. Bu devirde halen böyle bir zihniyetin varlığını aklım almıyordu.

İdris, “Haa, bu arada hayırlı olsun, Bilgisayar dershanesi satın almışsın!” deyince, çok şaşırdım ve “Yok öyle birşey, nerden duydun?” diye sordum. İdris, “Bizim ortanca kızın kocası Tapuda çalışıyor, dün akşam bizdelerdi, o söyledi!” deyince, ben kıvırmak zorunda kaldım, “Tapunun benim adıma yapıldığı doğru, ama sadece formaliteden. Orayı asıl satın alan kişi bir öğretmen hanım, bazı özel sebeplerden dolayı bilinmesini istemiyor!” dedim. İdris bu cevabımı yedi mi, yemedi mi bilmiyorum, ama benim bu meseleye bir kılıf uydurmam gerekiyordu. Değilse bu haber göt kadarcık köyde çok çabuk yayılacak ve başta ailem olmak üzere, birçok kişiye karşı beni zor durumda bırakacaktı. O anda da aradığım kılıfı bulmuştum sanki, “Ben orda sadece Part-time Bilgisayar dersi vereceğim!” dedim. Bu söylediğim şey aslında benim de kafama yatmıştı. Vereceğim dersten gelecek paraya ihtiyacım olmasa da, bunu gerçekten yapmalıydım. Ama bunu önce Meltem hanımla bir konuşmam gerekiyordu…

İdris, “Şey mi peki, çok pahalı mı kurs ücretleri? Hani diyorum, bizim Hüsniye evde oturacağına gidip Bilgisayar öğrense, bunun bir iş bulmasına faydası olur mu? Bize yük olacağına, gitsin bir iş bulup çalışsın!” dedi. “Tabii ki faydası olur! Ama kursu bitirince direkt iş bulacağı anlamına gelmez bu! Yine de Hüsniye’nin öyle bir niyeti varsa, ben Meltem hanımla konuşur, kurs ücretinde elimden gelen indirimi yaptırırım! eryaman escort bayan Hatta istersen Yeter için de konuşayım?” dedim. Çünkü kafamdaki sikilecek hatunlar listesine Yeter’i de eklemiştim. Ama İdris, “Yok, Yeter’i boş ver! Zaten Hüsniye’nin kurs masrafı yeterince belimizi bükecek!” deyince, bu iş zora girdi.

Az sonra Yeter Ayranları getirdi, sırayla ikram etti. Hüsniye ve Neriman da gelmiş, karşımıza, İdris’in yanına oturmuşlardı. Yeter boş tepsiyle mutfağa gitti, ama tekrar gelmedi yanımıza, mutfağın kapısına yaslanmış halde bize bakıyordu. Neriman ise, “Ee, daha daha nasılsınız?” muhabbetine başlamıştı. Kısa ve Klişe cevaplar veriyordum ve nezaketen ben de onlara soruyordum. Bu sıkıcı muhabbet esnasında kaçamak bakışlarla da olsa Yeter’i kesmeyi de ihmal etmiyordum. Bir seferinde gözgöze geldik ve Yeter’in bakışı içimi eritti. Müthiş tahrik olmuştum. Tam yarağımı Yeter’in o koca memelerinin arasında hayal ediyordum ki, Alexandra tuvalete gitmek istediğini söyledi. İdris’e tuvaletin yerini sorduğumda, Yeter ordan, “Ben göstereyim!” diye seslendi. Benim de tuvalete gitmem gerektiğini söyleyerek, Alexandra ile birlikte ben de kalktım.

Tuvalet dışardaymış, bahçenin sonunda. Ağaçların arasından yürürken, Yeter’in götü şalvarın içinde yine bıngıl bıngıl titriyordu. Alexandra kerpiçten yapılmış uyduruk tuvaleti görünce çok şaşırdı ve yüzünü buruşturarak girdi tuvalete. Alexandra tuvaletin kapısını kapatır kapatmaz, Yeter, “Harun enişte nolursun babamı ikna et de, ben de Bilgisayar kursuna gideyim!” dedi. Demek ki İdris’le konuştuğumu duymuştu. Ne diyeceğimi düşünürken, Yeter küçük bir çocuk gibi bana sarılarak, “Nolur Harun enişte, lütfen, lütfen!” diye yalvarmaya başladı. Nerdeyse ağlayacaktı. Yeter’in bu yaptığı gayet masumca bir hareketti, ama gel de yarağıma anlat bunu. Yeter başını göğsüme yaslayıp, kollarını sımsıkı belime dolamıştı. Koca göğüslerini vücuduma öyle bir bastırıyordu ki, yarağım anında kazık gibi oldu. Çok geçmeden bunu Yeter de hissetti tabii. Kısa bir kararsızlıktan sonra yavaşça sarılmayı bıraktı ve başını öne eğerek geri çekildi. Çok utanmıştı.

Elimi çenesine uzatıp, başını yukarı kaldırdım. “Merak etme, babanla tekrar konuşur, ikna etmeye çalışırım!” dediğimde, sevinçten gözleri parladı ve “Aslansın Harun enişte, birtanesin, eniştelerin en kıyağısın, seni çok seviyorum!” diyerek, ayaklarının ucunda yükselip, yanağıma bir öpücük kondurdu. Deminki sarılması aklımdan çıkmamıştı, dayanamadım ve “Gel buraya sevimli şey!” diyerek, bu sefer ben ona sarıldım ve yarağımı bastırdım. Yarağımı yine hissedince hemen geri çekilecek diye beklerken, aksine o da bana sarıldı ve göğüslerini iyice bastırdı. Böylelikle de işin rengi tamamen değişti. Birbirimize sımsıkı sarılmıştık ve sanki ayakta ön sevişme yapıyor gibiydik. Müthiş zevk alıyordum ve aynı zevki Yeter’in de aldığından emindim. Yeter göğsüme yapıştırdığı başını yukarı kaldırıp gözlerime bakınca, dayanamadım ve eğilip dudaklarına yumuldum. Yeter heyecandan ölecekti. Gözlerini kapayıp, dudaklarını aralamıştı sadece, öpüşmeyi bilmiyordu. Sağ elimi belinden aşağı indirdim ve şalvarının üstünden o koca götünü yoğurmaya başladım. Alexandra’nın tuvaletten çıktığını farketmemiştik. Alexandra bizi o vaziyette görüp, “Oh la la!” deyince, Yeter telaşla geri çekildi. Yine utanmış, yine başını öne eğmişti. Ayrıca korkmuştu da. Alexandra’nın evdekilere söyleyeceğinden çekiniyor olmalıydı.

Yeter’e, “Merak etme aşkım, o kimseye birşey söylemez! Bu üçümüzün arasında sır kalacak!” deyip, Alexandra’ya da durumu anlattım. Alexandra da Yeter’in yüzünü ellerinin arasına alıp, gülümseyerek, “No problem! İt’s all right! That’s OK! Do you speak English? Do you understand me?” dedi. Yeter’in sanırım Ortaokuldan kalma çat pat bir İngilizcesi vardı, “Yes!” dedi. Alexandra’nın bu sözleri Yeter’i biraz da olsa rahatlamıştı. Ama Alexandra hiç beklemediğim birşey yaptı, “You are very beautiful!” deyip, Yeter’in dudaklarına bir öpücük kondurdu. Anlaşılan Yeter’i gözüne kestirmişti. Ama bu olayı bir gören veya duyan olsa, bizi resmen köyden sürerlerdi, etimesgut escort bayan sonuçta Almanya’nın göbeğinde bir büyükşehirde değildik, burası Anadolu’nun tutucu bir köyü idi. Yeter’in o anda beyin amcıklaması geçirdiğinden emindim. “Aşkım, hadi siz eve gidin, ben bir sigara içip geliyorum!” dedim. Giderlerken, Alexandra elini Yeter’in omzuna atmış, Yeter de ona iyice sokulmuştu. Ben de arkalarından şaşkın şaşkın bakarak, bir sigara yaktım ve yarağımın inmesini bekledim. Tuvalete girip 31 çekmek de geldi aklıma, ama yapmadım…

Halen az önce olanları düşünüyordum ki, korktuğum şey başıma geldi ve Hüsniye kızgın bir suratla karşımda belirdi. İçimden (İşte şimdi boku yedin oğlum Harun! Ayıkla bakalım Pirincin taşını, artık nasıl ayıklayacaksan!) dedim. Hüsniye sinirli sinirli, “Harun, bu Alexandra karısı ne yapmaya çalışıyor?” dediğinde, “Ne oldu ki?” dedim. Hüsniye, “Nebiçim etek giymiş öyle? Bir karış etek mi olur öyle? Oturuşuna da dikkat etmiyor, zırt pırt külodu görünüyor! Külot da bir yerini örtse bari, avuçiçi kadar birşey! Valla annem bugün babamla kesin kavga edecek!” dediğinde, konu Yeter’le öpüşme meselesi olmadığı için acaip rahatlamıştım. “Ee, Almanlar bizim gibi değil, bazı konularda çok rahatlar! Ama annen babanla neden kavaga edecekmiş, ben onu anlamadım?” dedim.

O an farkettim, Hüsniye’nin elinde bir tek sigarayla çakmak vardı. Sigarasını yakıp, bir fırt çekti ve “Neden olacak, babam dikti gözünü Alexandra karısının bacaklarına, resmen sikecekmiş gibi bakıyor. Annem de bunu farketti tabii! Siz gittikten sonra bunun hesabını babamdan kesin sorar! Peki ya seni azdırmıyor mu bu karı? Sabah akşam onlarla birliktesin, üstelik Nurcan da burda değil, gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş! Senin yerinde ben olsaydım, yani erkek olsaydım, valla çoktan sikmiştim o karıyı!” dedi. Annesinin Alexandra’yı kıskanmasını anlayabilirdim, ama Hüsniye’de de bir kıskançlık sezinlemiştim. Bu da Hüsniye hakkındaki fikrimi değiştirmeme sebep oldu. Sadece Yeter’i değil, Hüsniye’yi de sikecektim.

Gülümseyerek, “Valla Alman karıları yanımda çıplak gezdiklerinde bile beni fazla cezbetmiyor, ben bizim köyün kadınlarını daha sexy buluyorum! Yanlış anlama, sadece örnek vermek için söylüyorum, mesela Alexandra’yla seni yan yana koysalar ve hangisiyle sevişmek istersin deseler, ben hiç düşünmeden seni isterdim!” dedim. Hüsniye çok şaşırmış, aynı zamanda da acaip heyecanlanmıştı. Alt dudağını emmesinden anlayabiliyordum bunu. Bu arada sigarasını içmeyi unutmuştu. “Parmakların yanacak şimdi!” dediğimde, sigarayı yere atıp söndürdü. Sonra neden gerek duyduysa artık, eşarbını açtı, saçlarını düzeltip tekrar bağladı eşarbını. Gözlerimin içine derin derin bakıyor ve alt dudağını emmeye devam ediyordu. Bu fırsatı değerlendirip, Hüsniye’yi en azından öpmeliydim. Yavaşça yaklaşıp, omuzlarından tuttuğumda, Hüsniye gözlerini yumup, dudaklarını uzattı.

Nazikçe öpüp bırakacaktım. Ama dudaklarım dudaklarına değer değmez, Hüsniye kıtlıktan çıkmış gibi dudaklarımı kemirmeye başladı. Yarağım yeniden kazık gibi olmuştu. Böyle yarım saat öpüşebilirdik, ama şimdi sırası değildi. Dudaklarımı çekip, “Aşkım ben de doymadım ama, annenler merak edecek şimdi, hadi gidelim!” dedim. Hüsniye, “Merak etmezler, annemin haberi var sigara içmeye geldiğimden!” deyince, kolundan tuttum ve Ceviz ağacının arkasına çektim. Yönünü ağaca döndürdüm ve fermuarımı açıp yarağımı çıkardım. Şalvarını küloduyla birlikte dizlerine kadar indirdim ve ağaca tutunarak domalmasını söyledim.

Amını götünü ellemeyle ve yalamayla kaybedecek vaktim yoktu, direkt amına kökledim yarağımı. Hüsniye’den kısık bir inleme çıktı. Amı vıcık vıcıktı, çok rahat girmiştim. Darbeli matkap gibi çalışmaya başladım. Amına sert sert, hızlı hızlı pompalıyordum. Daha 2 dakika geçmeden Hüsniye’nin dizleri titremeye başladı. Ve kısık kısık inleyerek orgazm oldu. Heyecandan ve yakalanma korkusundan ben de gelmek üzereydim. Son anda çıkardım yarağımı amından ve yere boşaldım. Hayatımın en kısa süren sikişlerinden biriydi bu.

Hüsniye külodunu ve şalvarını çekip düzeltirken, ben de yarağımı yıkamaya tuvalete girdim. Zamanlama harikaydı, ben tuvaletteyken, çocukların, “Anneee! Anneee!” diye seslenerek geldiklerini duydum. Çıktığımda çocukların ellerinde birer tabak vardı. Misafirlere meyva toplayacakmışız. Toplayıp, götürdük…

[Harun]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Üniversiteli Kızdan Lüks Fahişeye! (6) (Aysun 20 Y., Ankara)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Kerim beyin misafirleri gelmişlerdi. Onları karşıladık. Benim üzerimde siyah deri bir süper mini etek, üst tarafta ise transparan beyaz bir gömlek vardı. Selinde ise süper mini kırmızı bir etek ve üzerinde sadece dar bir body vardı. İkimiz de çok sexy idik. Misafirleri salona aldık, içki ikram ettik. Selin esmer olanı, ben de kumral olanı seçmiştim, ama tam tersi oldu. Aslında ne fark ederdi ki, nasıl olsa ikisi de bizi bir güzel sikeceklerdi. Ben esmer olanın yanına geçtim, Selin de diğerinin. Hafif oynaşma başladık ve esmer olan bana, “Hadi odamıza çıkalım!” dedi. Ben de, “Burada beraber olsaydık?” dedim. Olmaz deyince, Selini ötekiyle orada bıraktım ve esmer delikanlı ile yukarı odaya çıktım…

Odaya önce ben girdim, peşimden o. Ve bana arkadan öyle bir sarıldı ki, sanki bu güne kadar hiç kadın görmemiş gibiydi. Ona sakin olmasını söyledim ve onu yatağa oturttum. Sonra önünde striptiz yaptım. Yarağı kazık gibi olmuş, pantolonun önünü kaldırmıştı, hemen yarağını özgür bıraktım, sonra tamamen soydum. Artık ikimiz de çırılçıplaktık. Yarağını ağzıma aldım ve emmeye başladım. Gittikçe büyüyordu ve ağzıma sığmayacak kadar büyümüştü. Artık cidden ağzıma girmiyordu, etrafını yalıyordum…

Sonra beni altına aldı, yatağa yatırdı ve boynumu emmeye başladı. Oradan memelerime geçti. Memelerimi emerken bir taraftan da eliyle amımı okşuyor, arka deliğime masaj yapıyor, kızılay escort beni kudurtuyordu resmen. Ve daha aşağılara kaydı dudakları. Dili amıma dokunduğu anda acayip bir sıcaklık hissettim amımda. Muhteşemdi bu çocuk, diliyle beni çok kısa sürede boşaltmayı başarmıştı bile. Bir taraftan amımı yalarken diğer taraftan arka deliğime üç parmağını sokmuştu. Artık ona yalvarır hale gelmiştim, “Hadi artık sikini sok!” diye yalvarıyordum resmen. Beni kırmadı ve bacaklarımın arasına girdi, yarağını amımın ağzına dayadı ve itmeye başladı. Yeni boşlamış olduğum için iyice kayganlaşan ve açılan amım, içine yarağı öyle güzel kabul ediyordu ki, bana verdiği zevk dayanılmazdı. Ama girmesi bitmiyordu bir türlü, artık içimde bir yerlere dayandığını hissediyordum. Biraz daha yüklenerek o kocaman siki tamamen gömmüştü içime…

Biraz bekledi ve hareketlenmeye başladı. Her giriş çıkışında aldığım zevk katlanarak artıyordu, üst üste orgazmlar yaşıyordum. Bir süre böyle devam etti, sonra sikini amımdan hiç çıkartmadan bacaklarımın ikisini birden aynı omzuna aldı ve öyle pompalamaya başladı. Yarağı sanki içimde iki katı kadar olmuştu. Ben artık zevkten dayanamıyordum, “Sik beni, beni bu güne kadar böyle siken olmadı, bu amcık sana kurban olsun, doyur beni aslanım!” diye çığlıklar atıyordum. Bir süre de böyle siktikten sonra yarağını amımdan çıkardığında, içimde ankara escort kocaman bir boşluk hissetmiştim. Bu güne kadar o kadar çok erkekle sikişmiştim, amıma ve götüme bundan daha büyük yaraklar girmişti, ama hiç biri bu kadar zevk vermemişti bana…

Sonra beni dört ayak yaptı. Ne istediğini anlamıştım tabii ki, beni götten sikmek istiyordu. Bende zaten onu götüme almak istiyordum. Hemen götümü yalamaya başladı, ama ben onu durdurdum ve hemen girmesini söyledim. Yeterince ıslak ve kaygandım zaten ve bir an önce o muhteşem sikin götüme girmesini, beni zevkin doruklarına tırmandırmasını istiyordum. O da hemen yarağının başını kara deliğimin üzerine getirdi ve itmeye başladı. İlk anda hafif bir zorlanma hissettim, ama benim için bu problem değildi, zira daha önce daha kalınlarını almıştım götüme. Götümde ilerlemeye başladı ve yavaş yavaş dibini buldu. Kasıklarını kalçalarımda hissettiğimde muhteşem zevk alıyordum. Ve git gel yapmaya başladı. O pompaladıkça ben zevk çığlıkları atıyordum. Gittikçe hızlanan bir tempo ile pompalıyordu. Bir yandan da memelerimi okşuyor, sıkıyordu…

Bir süre böyle devam ettik ve sonra onu yatağa yatırdım, üzerine çıktım, sikini tekrar götüme yerleştirdim ve üzerinde zıplamaya başladım. Hızla zıplıyordum ve yine boşalmıştım. Onun üzerine doğru uzandım, dudaklarımız birleşti ve alttan halen götüme pompalamaya devam ediyordu. escort etimesgut Sonunda gelmek üzere olduğunu söyledi. Hemen üzerinden indim ve yarağını yalamaya başladım. Fazla sürmedi, ağzıma boşalmaya başladı. Hepsini yuttum. Tadı harikaydı. Bana iltifatlar yağdırıyordu. Ben de ona, “Hadi aşağı inelim, diğerleri ne yaptı bakalım!” dedim. Çıplak şekilde indik aşağı…

Selin diğerinin üzerinde zıplıyordu, o da da alttan Seline pompalıyordu. Onun yarağı da, benim yediğim kadar vardı. Fazla sürmedi oda Selin’in içine boşaldı. Selin’in de halinden defalarca boşaldığı belliydi. Delikanlılar bizi bitirmişlerdi. Esmer yakışıklım beni, yani sekse doymayan Aysun’u doyurmuştu. Biz birer kez de eşleri değişerek sikişmeyi düşünürken, onlar gitmeleri gerektiğini söylediler. Ben de hemen esmere cep numaramı verdim ve beni mutlaka aramasını söyledim. O da memnuniyetle kabul etti. Sonra Kerim beyin evinden ayrıldık. Ertesi gün Selinle Kerim beyin ofisine uğrayıp, hediyelerimizi (Çeklerimizi) aldık.

Aradan 3 gün geçmişti, ama benim aklım halen o esmer yakışıklıdaydı, aramamıştı. Kocam Anıl yine her zaman olduğu gibi, her gece beni bir güzel götten sikiyor, zevkini alıyordu. Ben de zevk alıyordum, ama o esmerden sonra kocamın götümü sikmesi biraz boş geliyordu.

1 hafta sonra telefonum çaldı, esmer yakışıklım arıyordu. Buluşmak istediğini ve o günkü arkadaşıyla beraber olacağını söyleyip, Selin’i de getirmemi istiyordu. Ben de kabul edip, ertesi güne randevu verdim. Hemen Selin’i aradım haber verdim, o da çok sevinmişti bu habere. Hem bu kez eşleri değiştirerek de sikişecektik. 🙂

[Aysun]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Köyümüzün Amcıkları, İzmirin Amcıkları… (71. Bölüm) (Harun 22 Y., İzmir / Türkiye)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Behiye koridora çıkar çıkmaz ben de hemen yataktan indim. Telefonum Şifonyerin üstünde kayıt yapmaya devam ediyordu, Pause’ye bastım. Behiye’nin giderken kapattığı yatakodası kapısını araladım. Asuman’a ne yalan uyduracağını duymak istiyordum.

Dış kapının açılma sesinden sonra, Behiye, “Hayırdır Asuman, sabah sabah ne istiyorsun, niye geldin?” diye sordu. Asuman gülerek, “A-aaa! Yenge kız, bu ne hal? Harun abiye kahvaltıyı bu kılıkta mı ikram ediyorsun? Oldu olacak sabahlığı da giymeseydin bari!” deyince, Behiye de sanırım benim gibi şaşırmıştı, “Kız sen nereden biliyorsun Harun’un bize kahvaltıya geldiğini?” diye sordu.

Asuman, “Babam söyledi! Babama da Cevdet abim söylemiş, ekmek alırken fırında karşılaşmışlar! Annem de (Asuman git yengene mutfak işlerinde yardım et, misafir geldi diye yengenin eli ayağına dolaşmıştır!) deyince ben de çıktım geldim işte! Ee, Cehennem Zebanisi gibi dikildin kapının ağzına, çekil de gireyim içeriye!” deyince Behiye paniklemişti, “Girme!… Ne yapacaksın içerde?… İçerisi müsait değil… Sonra gel… Ev dağınık…” dedi.

Asuman gülerek, “A-aaa! Yenge kız, yoksa sikişiyor muydunuz? Tabii ya! Valla benim Jeton daha yeni düştü! Kapıyı sabahlıkla açtın, yüzün pancar gibi kızarmış, saçın başın darmadağın, üstünden kamyon geçmiş gibisin! Yok deme valla inanmam! Harun abiyi de ayarttınız, üçlü sikişiyordunuz değil mi? Demek sonunda pes edip abimin fantezilerini yapmaya karar verdin ha!” deyince, Behiye, “Gir içeri orospu, kapının ağzında bağıra bağıra konuşup millete reklamımızı yapma!” dedi.

Behiye güya Asuman’ı kapının ağzından savuşturacaktı, ama içeri almak zorunda kalmıştı. Kapının kapanma sesinden sonra Asuman, “Bu bana reva mı yenge, ben salatalıkla idare ederken, sen iki erkekle birden sikişiyorsun! Ee, kim daha iyi sikiyor, Cevdet abim mi, Harun abi mi? Yoksa o izlediğimiz filimlerdeki gibi Tost mu yapıyorlar seni?” dedi. Demek ki Gelin-Görümce birlikte porno izliyor, birbirlerine seks hayatlarını anlatıyorlardı.

Behiye alaycı bir tonla, “Hee, Tost yapıyorlar! Ne Tostundan bahsediyorsun kızım sen? Tost yapmaya ayık koca lazım! Senin o ayyaş abin elbiselerini bile çıkarmadan küloduna boşaldı, sonra da sızdı kaldı, götünde pireler uçuşuyor!” dedi.

Asuman, “Oha! Harun abi seni tek başına mı bu hale getirdi yani? Helal olsun valla, iyi sikmiş!” dedi. Behiye, “İyi sikmek de laf mı! Haşatımı çıkardı! Bir saatir götümü sikiyor, resmen büzüğüm uyuştu! Sen kapıyı çalmasaydın halen sikiyor olacaktı!” deyince, Asuman, “Off yenge ya, sen beni çıldırtmak mı istiyorsun? Tam 3 aydır yarak yüzü görmüyorum, en son Süleyman dağıtım iznine geldiğinde sikiştiğimi biliyorsun! Ben yaraksızlıktan geberirken, sen yarak bulmuşsun, büzüğüm uyuştu diye ağlıyorsun! Yenge kız… hani diyorum ki… Harun abiye söylesen de, benim de amım götüm azıcık bayram etse? Hem Harun abi beni sikerken senin de büzüğün biraz dinlenir!” dedi.

O an, Asuman’ı da sikeceğim düşüncesiyle heyecanlanmıştım. çankaya escort Ama Behiye, “Saçmalama Asuman, bu söylediğini abin duyarsa gebertir seni! Bu kadar gevezelik yeter! Hadi bakalım, evli evine, köylü köyüne!” dedi. Asuman, “Aşk olsun yenge, beni resmen kovuyorsun ha? Bari en azından siz sikişirken azıcık izleseydim kız!” dedi.

Behiye sesini yükseltip, “Bak halen gevezelik ediyorsun Asuman! İşin gücün yok mu senin orospu, siktir olup gitsene!” deyince, iş çığrından çıkacak diye korktum. Behiye işin nereye varabileceğini düşünmüyordu, ama Asuman yarağı yemeden giderse bizi deşifre edebilirdi. Acilen müdahale etmem gerekiyordu.

Koridordan, “Aşkım, neden Asuman’ı da aramıza almıyoruz?” diye seslenerek, dal taşak yanlarına gittim. Beni o halde karşılarında görünce donup kaldılar. Deminden beri konuştuklarından dolayı yarağım kazık gibi duruyordu. Asuman yutkunarak gözlerini yarağıma dikti, yüzü de Behiye’nin yüzü gibi kızarmıştı.

Asuman’ı tepeden tırnağa alıcı gözle süzdüm. 18 veya 19 yaşında, esmer tenli, ela gözlü, orta boylu ve balıketli biriydi. Pardesüsü, uzun eteği ve başörtüsü ile, köyde kasabada gördüğüm diğer kızlardan pek farkı yoktu, ama yine de sikilebilitesi vardı.

“Merhaba Asuman, hoşgeldin!” deyip tokalaştım. Az önce Behiye ile amlı götlü yaraklı konuşan Asuman, benimle tokalaşırken utancından Merhaba bile diyemedi. Sadece Asuman değil, Behiye de Dut yemiş Bülbüle dönmüştü. “Koridorda dikilmeyin öyle, yatakodasına gidelim! Asuman hadi çıkar pardesünü!” dedim.

Asuman Behiye’ye onay istercesine baktı. “Behiye’ye ne bakıyorsun Asuman, çıkar pardesünü dedim sana!” deyince düğmelerini çözmeye başladı. Heyecandan elleri titriyordu. Pardesüyü çıkarmasına yardım edip, portmantoya astım. Asuman ayakkabılarını da çıkarınca, koyun güder gibi ikisini de önüme kattım, yatakodasına gittik. İkisinden de halen gık çıkmıyordu.

Cevdet yatakta ölü gibi yatıyordu, akşama kadar ayılacağını da sanmıyordum. Yine de abisinin yanında sikişmekten Asuman’ın huzursuz olabileceğini düşündüm. Yatağı gösterip, “Asuman sen geç otur şöyle! Behiye sen de bana yardım et, Cevdet’i salona taşıyalım!” dedim. Cevdet’i Karga Tulumba salona götürüp koltuğa yatırdık.

Asuman’dan dolayı Behiye’nin suratı asılmıştı. Asuman’ı neden aramıza almamız gerektiğini açıkladım, ama yine de suratındaki o ifade değişmedi. “Asuman’ı kıskanmana gerek yok aşkım, o orospuyu sokakta görsem yüzüne bile bakmam! Benim tek aşkım sensin! Ama dediğim gibi, gidip sağda solda boşboğazlık yapmaması için Asuman’ın gönlünü hoş tutmamız gerekiyor! Yalandan da olsa kıza biraz güleryüz göster!” dedim. Behiye cevap vermedi.

Yatakodasına döndüğümüzde, Asuman emaneten oturduğu yatağın kenarında heyecandan tırnağını kemiriyordu. Asuman’ın önüne dikildim. Asuman kazık gibi yarağımla burun buruna gelince tırnağını kemirmeyi bırakıp elini ağzından çekti. Elini tutup ayağa kaldırdım. Gerginliğini ve heyecanını biraz gidermek sincan escort için, “Kız sen harbiden de çok tatlıymışsın!” deyip dudaklarına bir öpücük kondurdum. Sonra da, “Behiye bana senin nekadar güzel ve sexy olduğunu anlattığında inanmamıştım, ama gerçekten de öyleymişsin!” deyip Behiye’ye göz kırptım. Ama Behiye bana halen tuhaf tuhaf bakıyordu.

Asuman’la ilgilenmeyi bırakıp, Behiye’ye, “Aşkım, şu yarım bıraktığımız işi tamamlayalım! Acilen boşalmam lazım, taşaklarım ağrımaya başladı!” dedim. Behiye’den tepki gelmeyince, “Hadi aşkım, ağzınla boşalt beni!” deyip omuzlarından bastırdım. Behiye gönülsüzce önüme çömeldi ve isteksizce sakso çekmeye başladı. Sinirlenmiştim, saçlarını elime dolayıp, ağzını hızlı hızlı sikmeye başladım. Aksırıp tıksırmasına aldırış etmeden sikiyordum ağzını. Ve çok geçmeden döllerim fışkırdı. Birazı gırtlağına giderken, birazı da ağzına yüzüne fışkırmıştı.

Acaip rahatlamıştım. Boşalmam bitince, Behiye elini çenesinin altına tutarak kalktı ve hızlı adımlarla banyoya gitti. Şifonyerin çekmecesinden Behiye’nin külotlarından birini alıp yarağımı sildim. Asuman’a, “Sen soyun aşkım, ben Behiye’ye bir bakayım!” dedim. Elbiselerim salondaydı, önce salona uğrayıp cüzdanımdan Atalay’ın yarak kaldıran haplarından bir tane aldım. Hapı içtikten sonra Behiye’nin yanına, banyoya gittim.

Behiye ağzını yüzünü yıkamış, havluyla kuruluyordu. “İyi misin aşkım?” diye sordum. Aynadan bana yine tuhaf tuhaf bakınca sinirlendim, banyonun kapısını kapatıp, kolundan sertçe kavradım ve “Senin sülaleni sikerim orospu! Derdin ne senin? Niye surat yapıyorsun bana? Asuman’ı mı kıskanıyorsun benden?” dedim.

Behiye, “Sana surat falan yapmıyorum! Asuman’ı da kıskanmıyorum! Ama şeyy… başka bir mesele var…. ama söylersem kızarsın…” dedi. “Kızmayacağım, söyle!” dediğimde, “Cevdet evde yokken Asuman’la porno seyrediyoruz…” dedi. “Ee, ne var bunda kızacak?” dediğimde, “Ama Lezbiyenli filimler de seyrediyoruz…” dedi. Bunu söyledikten sonra Behiye’nin sıkıntısının ne olduğunu anlamak için Müneccim olmaya gerek yoktu. Kolunu bıraktım, gülümseyerek, “Demek Asuman’la sevişiyorsunuz! Ne güzel işte!” dediğimde, Behiye şaşırmıştı, “Kızmadın mı?” diye sordu.

Dudaklarına bir öpücük kondurup, “Kızmadım aşkım! Aksine çok sevindim! Hem buna kızacağımı nerden çıkardın ki?” dedim. Behiye, “Ne bileyim, Bağevinde sorduğumda Eşcinselli filimlerden hoşlanmadığını söylemiştin…” deyince, “Sadece İbneli ve Travestili filmlerden hoşlanmıyorum, ama kadınlarla sevişen kadınlara bayılırım!” dedim. Behiye, “Ben de Asuman ağzından kaçırır da kızarsın diye korkuyordum!” deyince, “Hadi gidip Asuman’ın iliğini kemiğini kurutalım aşkım!” dedim. Behiye’nin neşesi yerine gelmişti. El ele tutuşup yatakodasına gittik.

Odaya girince Behiye’nin üzerinden sabahlığını çıkardım. Asuman soyunup yatağa girmiş, yorganı da boğazına kadar çekmiş, merakla olacakları bekliyordu. Aslında direkt Asuman’ı sikmek istiyordum. Ama etimesgut escort yarağım henüz sertleşmemişti. Hapın etkisini göstermesi için aradan yaklaşık yarım saat kadar geçmesi gerekiyordu.

Behiye’ye, “Gösterin bakayım marifetinizi, Asuman’la nasıl seviştiğinizi merak ediyorum!” dedim. Behiye sinsice gülümseyerek, “Tamam!” dedi ve Asuman’ın üzerinden yorganı çekip yere attı. Yorgan gidince Asuman bir eliyle amını, diğer eliyle de göğüslerini kapatmıştı. Behiye, “Gel buraya orospu!” deyip, sırtüstü yatmakta olan Asuman’ı doğrultup dudaklarına yumuldu. Az sonra kıtlıktan çıkmış gibi öpüşüyorlardı. Şifonyerin üzerinden telefonumu alıp onların videosunu çekmeye başladım…

Rahat bir 15 dakika falan öpüştüler. Behiye sonra Asuman’ın göğüslerini öpüp yalamaya, emmeye geçti. Asuman’ın sütbeyaz göğüsleri taş gibi diri duruyordu, fazla ellenmedikleri belli idi. Koridorda konuşurlarken Asuman Süleyman diye birinden bahsetmişti. Süleyman ya nişanlısı, yada kocası olmalıydı ve anladığım kadarıyla da Asuman’ı fazla sik(e)meden askere gitmişti. Bizim buralarda öyle bir gelenek vardı, gençleri askere göndermeden önce ya nişanlarlar, yada evlendirirlerdi…

Asuman, göğüsleri emilirken ufaktan inlemeye başlamıştı. Ama asıl inlemeler Behiye amını yalamaya başlayınca geldi. Asuman yüksek sesle inlerken Behiye’nin kafasını da kılsız amına bastırıyordu… Aradan 20 dakika falan geçtikten sonra, Asuman, “Yenge yeter!” diye inleyerek Behiye’nin kafasını amından uzaklaştırmaya çalıştı. Asuman Orgazm olmuştu. Behiye inadına yalamaya devam edince, Asuman, “Yenge nolursun dur!” diye yalvarmaya başladı, içine Şeytan girmiş gibi çırpınıyordu…

Sonunda Behiye insafa gelip Asuman’ın amını yalamayı bırakınca, Asuman, “Ben şimdi senden intikamımı almaz mıyım yenge! Görürsün sen!” diyerek çevik bir hareketle Behiye’yi yatırdı ve bacaklarının arasına girip kıllı amına yumuldu. Haşince Behiye’nin amını yalıyor, klitorisini emiyor, amının kıvırcık kıllarını çekiştiriyor, birleştirip amına soktuğu üç parmağıyla hızlı hızlı gitgel yapıyordu. Şimdi inleme ve çırpınma sırası Behiye’de idi…

Az sonra Asuman durdu ve beni şaşırtan bir şey yaptı. Parmaklarının beşini de birleştirip, elini Behiye’nin amına sokmaya çalıştı. Behiye’nin buna nasıl bir tepki vereceğini merak ediyordum ki, tepkisi sadece, “Asuman yavaş!” oldu. Asuman bir süre uğraştıktan sonra elini bileğine kadar Behiye’nin amına sokunca hayretler içerisinde kaldım. Demek ki bunu daha önce de yapmışlardı. Asuman sinsice gülümseyerek, “Şimdi elime düştün mü yenge! Ben sana intikamımı alırım demiştim!” deyip elini amının içinde ileri geri oynatmaya başladı. Behiye şimdi gırtlağı kesilen kurbanlık gibi böğürüyordu…

Behiye’nin canı yanıyordu. Bir an için müdahele etmeyi düşündüm. Ama böğürmelerin arasında zevkten inlemelerini duyunca vazgeçtim. Belli ki Behiye acıyla karışık zevk almaktan hoşlanıyordu…

Bu arada hap etkisini göstermiş, yarağım yine kazık gibi olmuştu, üç dört saat boyunca da inmeyecekti. Asuman’ı sikmek için sabırsızlanıyordum. Ama onları izlemek de çok zevkli ve tahrik ediciydi. Sikiş faslına başlamadan önce, Behiye Orgazm olana kadar beklemeye karar verdim…

[Harun]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Arkadaşımın Karısına Hülle! (2) (Sinan 42 Y., İstanbul)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Bir süre sessizce oturduk. Ne diyeceğimi bilmiyordum çünkü. Huriye’nin bu hali karşısında heyecanlanmıştım. Kelimeler aklımda oluşuyor ama dudaklarımın ucuna geldiğinde kayboluyordu. En fazla 22-23 yaşında gösteriyordu Huriye. Büyük kahverengi parlak gözlerini yere dikmiş, ellerini dizlerinin üzerinde birleştirmişti. Onun da en az benim kadar heyecanlı olduğu anlaşılıyordu. Artık sizli bizli konuşmanın gereği yoktu. “Şey, karnın aç mı? Bir şey yemek içmek ister misin?” diye sordum. “Yok, teşekkür ederim, Allah razı olsun!” dedi başını kaldırmadan.

Bir Şeyhin kızıydı. Ağırbaşlı, oturaklı birine benziyordu, ama gençliğinin verdiği dik başlılığa da sahip gibiydi. Yaşadığı hayat, yetişme tarzı göz önüne alındığında bakımlı bir kadındı. Kalın siyah kaşları özenle alınmıştı, kirpiklerine rimel sürülmüş gibiydi, yanaklarında da hafif bir makyaj vardı, çıplak beyaz kollarında tüyden kıldan eser yoktu. Ayağındaki siyah file çoraplarsa işin başka bir boyutuydu. Sokaklarda her gün daha sık görmeye başladığım modern türbanlı genç kadınlar, kızlar gibiydi. 10 yıl evli kaldığım eski karım başı açık, modern bir kadındı ancak Huriye’nin şu hali kadar bakımlı olduğunu nadiren görmüştüm.

Derin bir nefes alıp verdim. Meselenin ne olduğu belliydi. Gerdeğe girecektik, ancak bunun nasıl yapılacağını bilmiyordum. Huriye gibi Şeyh kızıyla gerdeğe girmeden önce yapılması gerekenler vardı muhakkak. Öyle elinden tutup da yatağa götürebileceğim bir kadın değildi. “Ne olacak şimdi?” diye sorduğumda, başparmaklarını çevirip durdu. “Allah nasıl istiyorsa öyle olacak!” dedi fısıltılı bir sesle. “Şey, yok yani, bunun bir yolu yordamı var mı?” diye sordum. “Kusura bakma, ben bu konularda biraz cahilim!” dedim devamında.

O zaman gerdek öncesi yapılması gereken birkaç şey olduğunu söyledi başını kaldırmadan. Karı koca olarak önce birlikte gerdek namazı kılmamız gerektiğini, ardından da birkaç dua okumamız lazım olduğunu söyledi. Bunların ardından da kendisi yatak odasına geçip hazırlanacak, ben ondan sonra odaya girecektim. “Tamam!” dedim. Ben abdest alırken o da namaz elbisesini giyinip örtündü. Birlikte salonda namaz kılıp dualarımızı ettik. Saat 18:00 olmuştu. Artık gerdek önünde engel kalmamıştı.

Huriye yatak odasına geçip kapıyı kapattı. Bense salonda bekledim 10-15 dakika kadar. Heyecandan içim içimi yiyordu. Karımdan boşandıktan sonra iki kadınla ilişkim olmuştu ancak bunlar kısa süreliydi. İçinde cinsellik olmayan duygusal ilişkilerdi. Cinselliği evime çağırdığım eskortlarla yaşamıştım. Paramın yettiği ölçüde birkaç ayda bir yaşadığım bir olaydı onlar da. Pencereyi açıp birkaç derin nefes alıp verdim. Akşamüstünün serin havasıyla doldurdum ciğerlerimi. Pencereyi kapatıp perdeleri çektim. Gerdek öncesi tuvalete geçip çişimi yaptım. Heyecanım yarağıma da yansımıştı. Daha şimdiden sertleşmişti.

Elimi yüzümü yıkayıp yatak odasının kapısına tıkladım ve “Girebilir miyim?” diye sordum yavaşça. Huriye’nin fısıltılı, “Evet!” sözü üzerine kapıyı açıp girdim içeri. Bekar yaşadığım için en ucuzundan iki kişilik bir bazayla yatak almıştım. Huriye yataktaydı, iki kişilik kalın battaniyenin altına girmiş, battaniyeyi çenesine kadar çekmişti. Elleri ve kolları battaniyenin altında kalmış, sadece kafası görünüyordu. İnce perdeler çekiliydi. Hava henüz tam kararmadığından bir de karşı dairelerden ve site bahçesindeki lambalardan yansıyan ışık nedeniyle yatak odasının içi loş bir şekilde aydınlıktı.

Soyunmaya başlarken Huriye başını diğer yana çevirdi. Heyecandan yerimde duramıyordum. Son olarak külotumu da indirip battaniyeyi kaldırıp girdim yatağa. Sırtüstü uzanıp birkaç saniye öylece kaldım, tavandaki lambayı seyrettim. Huriye aynı şekilde duruyordu, ölü gibi yatıyordu. Soluma döndüm daha sonra. Battaniyeyi yavaşça çektim aşağı doğru. Yutkunmalarım eryaman escort arasında nefes alışverişim ve kalp atışlarım hızlanmıştı. Huriye kırmızı, saten bir gecelik giymişti. Geceliğin kalın askıları ve göbeğinin üstüne kadar gelen kısmı dantelliydi. Dantelin ince dokusunun altından şişkin ve birbirinden ayrık duran memelerinin üstü ve pembe minik uçları görünüyordu.

Manzara karşısında yarağım daha da sertleşirken, “Şimdi ne yapmam lazım, herhangi bir şekli, yolu var mı?” diye sordum. Fısıldayarak, “Yok, bundan sonra nasıl istersen öyle yapabilirsin!” dedi. Böyle söyleyince yavaşça, nazik olmaya çalışarak kalın pembe dudaklarından öptüm. Dudakları titredi, ne yapacağını bilemez gibiydi. “Serbest bırak dudaklarını!” dediğimde hafifçe araladı onları. Önce üst dudağını emdim uzun uzun. Ellerimi işin içine katmamıştım henüz, en az Huriye kadar heyecanlıydım çünkü. Yeni milli olacak bir delikanlı gibiydim.

Sıra alt dudağına geldiğinde işin içine sağ elimi kattım ve kaygan saten geceliğin üstünden karnını okşadım. Kavisli ve hafif şişkin göbeğini nazikçe okşarken alt dudağını emmeye başladım. Karşılık vermiyordu Huriye. Sağ kolu vücuduma değiyordu, sol kolunu da uzatmıştı yine aynı şekilde. Sevişme konusunda deneyimli bir kadın değildi göründüğü kadarıyla. Ramiz gibi bir adamla 5 yıl evli kalınca kadının deneyimli olmasına da imkan yoktu.

Alt dudağını emerken uzattığım dilimi aralık ağzından içeri soktum. Öylece, karşılık vermeden dururken, “Dilini uzat!” dedim. Uzattığı ıslak pembe dilinin ucuna dilimi değdirdiğimde irkildi. Ancak dilini çekmeyip öyle tutmaya devam etti. Kahverengi gözlerini gözlerime dikmiş, beni dikkatle izliyor, takip ediyordu. Dilimi bir süre daha diline değdirdikten sonra onu emmeye başladım. Pembe dilini emip vakumlarken sağ elim de karnının üzerine daha büyük bir baskı yapmaya başlamıştı. Genç ve taze bedenini elimin altında hissettikçe dilini de daha büyük bir güçle emiyordum.

Nefessiz kalır gibi olduğunda başımı kaldırdım. Beyaz, ince burun delikleri genişleyip daralıyordu hızlı hızlı. Yaşadığı heyecanla göğsü de inip kalkıyordu. Saten geceliğin kalın dantelli askılarını omuzlarından aşağı kaydırdığımda Huriye’nin heyecanı daha da arttı. Aynı artış bende de vardı. Memeleri açığa çıkmıştı. Yer çekimine meydan okuyan, zayıf bedenine oranla şişkin memelerinin pembe uçlarını emmeye başladığımda tüm vücudu gerildi. Elimin altındaki karnının sertleştiğini hissettim. Sertleşme bende de olmuştu, ama karnım değil yarağımdı sertleşen. Demir gibiydi. Huriye’nin sağ kalçasına değiyordu kafası. Onu bu kadar geren şeylerden biri de buydu.

Meme uçlarını emerken sağ elim aşağılara kaydı yavaşça. Saten gecelik kalçalarına kadar geliyordu. Geceliğin kumaşını aşan elim beyaz kalçasına ulaştığında Huriye ikinci bir gerilim daha yaşadı. Memeleri vücudunun gerilimlerinden payını alıyor ve tüm sertliğine rağmen titriyordu sütlaç gibi. Kalçaları pürüzsüz, kaymak gibi kaygandı. Böylesine kapalı, izole ve dinin emirleri altındaki bir kadın için fazlasıyla bakımlı bir kadındı Huriye. Belki de bugün ne olacağını bildiği için böyle bakım yapmıştı vücuduna. O da olabilirdi. Çünkü şu yaşadığım durum benim için büyük bir sürpriz iken, kendisinin her şeyden haberi vardı, olacakları biliyordu.

Dolgun beyaz kalçasında fazla tutmadım elimi. Çünkü asıl hazine biraz daha yukarıda, kasıklarının arasındaydı. Geceliği gibi külotu da kırmızı ve satendi. Elim kasıklarının arasına ulaştığında bacaklarını kastı ve sıktı. “Rahat ol, korkma!” dedim sakinleştirmeye çalışarak. 5 yıl evli kalmış bir kadındı, ama halen erkeğine kendini teslim etme konusunda korkuları, çekinceleri vardı.

Kenarları ince saten külotu nazikçe sıyırdım aşağı. Sol bacağını hafifçe çekip kaldırırken diğer yandan da tutup çankaya escort çektim. Külotunu ayaklarından çıkarıp yere attığımda Huriye’nin gözleri daha da büyümüş, endişeli ve meraklı bakışları üzerimde geziniyordu. Yeniden alt dudağını emmeye başladığımda bu kez daha sakindi. Hatta dilini kendisi uzattı emmem için. Pembe dilini emerken sağ elim memelerinde geziniyordu. Her bir memesi avucumu dolduran bir ayva misali büyük ve sertti. Minik uçlarını parmaklarımın arasında sıkarken, “Sen de yap!” diyerek dilimi uzattım.

Huriye dudaklarını araladı ve uzattığım dilimi emmeye başladı. O ana dek hareketsiz kalan sol kolunu da saçıma attı bu sırada. Ağarmaya başlamış saçlarımı nazikçe okşarken dilimi iştahla emiyordu. Dilimi ağzının içine almış vakumlarken sıcak nefesini yüzümde hissediyordum. Kalkan yarağım kalçasına değerken sağ elinin kafasına dokunduğunu hissettim o sıra. Sadece sol elini değil sağ elini de kullanmaya başlamıştı. Üstündeki ölü toprağını yavaş yavaş üstünden atmaya başlamıştı Huriye. Battaniyeyi biraz daha çekip ayak uçlarımıza indirdim. Merkezi sistem olduğundan evin içi sıcaktı, serin sonbahar akşamında üşümemiz mümkün değildi evin içinde.

Huriye’nin sağ eli artık yarağımın kafasından gövdesine kaymış, onu okşuyor, bir yandan da ağzındaki dilimi iştahla emmeye devam ediyordu. Sağ elim memelerinden aşağıya, amına kaydı. Yarağımı okşamalarına karşılık vermem gerektiğinden sıra bendeydi. Am dudaklarını araladım parmaklarımla. Kasıkları ve amı da tıpkı kolları ve bacakları gibi temiz, tüysüz ve kılsızdı. Amının üzerinde gezdirdiğim elime amının ıslaklığı geliyordu. Amının ne çok ince ne çok kalın meme uçları gibi pembe dudaklarını okşadıkça Huriye’den sesler gelir oldu. Minik, fısıltılı ve sıcak inlemelerdi bunlar.

Ağzındaki dilimi serbest bıraktığında başımı kaldırdım ve yeniden memelerini emmeye, uçlarını ısırıp yalamaya başladım. Ağzımı dolduran memelerini tıpkı dudakları gibi vakumlarken dilimi uçlarında gezdirmemden çok hoşlandı. Zevkli iniltiler eşliğinde kasıklarını sıkıp duruyordu, gözlerini kapatmıştı. Göğsü aldığı güçlü nefeslerle bir kalkıp bir inerken memelerinin titreyişleri devam ediyordu. Sağ eli halen yarağımdaydı, ancak şimdi onu okşamıyor sıkı sıkı tutuyordu. Yeni gelinin yarağı sıkı sıkı tutması lafı gerçek olmuştu. Gerçi Huriye ilk defa gelin olmuyordu, ama bu gece benim gelinim olmuştu.

Artık ön sevişme faslını bitirip sikişme faslına geçmemiz gerektiğine karar verdim. Biraz daha sabredecek gücüm ve sabrım kalmamıştı. Böyle taze ve diri bir güzelliğin içine girmek, yeniden hayat bulmak, onun enerjisini almak istiyordum. Yavaşça doğrulup kalktım ve bacaklarının arasına yerleştim. Dizlerimin üstünde olduğumdan kalkık yarağım önümde sallanıyordu. Az önce görmeden tutup okşadığı yarağım şimdi karşısındaydı. Huriye’nin gözleri oraya kaymışken ben de geceliğini beline çekip okşadığım amına baktım birkaç saniye boyunca. Sanki daha önce hiç sikilmemiş, ilk defa bu gece yarak yiyecek bir am vardı karşımda.

3 aylık bir evlilik olacaktı bu, o nedenle korunmamız gerekiyordu. Yataktan kalktım, çekmecede eve çağırdığım eskortlar için aldığım kondom paketi duruyordu. Huriye elimdeki kondom kutusunu görünce, “O ne, ne yapıyorsun?” diye sordu fısıltıyla. “Kondom takacağım, korunmak için!” dediğimde birden hareketlendi. “Korunmak mı, neden?” diye sordu. Ona bu evliliğin gerçek bir evlilik olsa bile 3 ay süreceğini, benden hamile kalmaması gerektiğini söylediğimde dizlerinin üzerinde doğruldu yatakta.

“Babam seninle konuşmadı mı?” diye sordu heyecanla. “Konuştu, neden?” diye sordum. “Bu gerçek bir evlilik, biz artık karı kocayız. Neden korunmak istiyorsun anlamıyorum. Hem bu günah olan bir şey, böyle bir şey yapamazsın!” dedi. Yeni bir sürpriz karşıma çıkmıştı. “Nasıl yani, sincan escort benden hamile kalırsan ne olacak, 3 ay sonra boşanacağız zaten?” dediğimde, “İlla boşanacağız diye bir şey yok. Hamile kalırsam doğuracağım!” dedi. “Nasıl ya, sen yeniden Ramiz’le evlenmeyecek misin?” diye sordum. Durum garip bir hal almaya başlamıştı çünkü.

“Hamile kalırsam neden senden boşanıp onunla evleneyim? Senin çocuğuna babalık yapacak değil ya, hem ben de bunu istemem, babam da izin vermez zaten. Eğer hamile kalmazsam 3 ay sonra boşanırız, o zaman onunla evlenebilirim. Ama bu 3 ay boyunca benimle korunmadan ilişkiye girmen gerekiyor. Gerçek bir evlilik neyi gerektiriyorsa onu yapmalısın, bu şekilde korunarak evlilik yeminini çiğnemiş oluyorsun. Hem de bana kocalık vazifeni yapmamış oluyorsun, ben bunu kabul edemem. Benimle korunmadan ilişkiye girmen gerekiyor!” dedi yanıt olarak.

Elimde duran açmama fırsat kalmayan kondom kutusunu yerine koydum. Kafam karışmıştı. 3 ay boyunca evli kalmak iyiydi, hoştu, ama o süre boyunca Huriye’yi korunmadan sikmem gerektiğini bilmiyordum. Bu işleri değiştiriyordu. Bu noktaya geldikten sonra durabilecek iradeye de sahip değildim.

“Ya bu nasıl Hülle, anlamadım. Bir işe girdim ama çıkamıyorum!” dediğimde, “Bu senin duyduğun yalancı günah olan hüllelerden değil. Meşrudur, doğrusu da budur zaten. Biz karı kocayız artık. 3 ay sonra senden boşanıp Ramiz’le evlenebilmem için benimle ilişkiye girmen gerekiyor. İlişkiye girmezsen senden boşanıp onunla evlenemem. Ama benimle de korunmadan birlikte olmalısın!” dedi. “Hamile kalmandan korkuyorum!” dediğimdeyse, “Ne güzel işte, Allah bize bir evlat vermiş olacak, bunun nesinden korkuyorsun?” dedi karşılık olarak.

“Bak, ben 42 yaşındayım, 2 çocuğum var. Hayatımda yeni bir çocuk planlamadım, düşünmedim. Bu saatten sonra da istemiyorum. Anladın mı? Ramiz beni bir işe soktu ama çıkamıyorum. Daha senin kim olduğunu bile bilmiyorum. Yarın öbür gün hamile kalırsan ne olacak? Nasıl olacak?” dediğimde sustu bir süre. Sonrasında, “Babam 65 yaşında dördüncü annemden çocuk sahibi oldu. Hiçbir zaman da senin gibi düşünüp konuşmadı. Ben Ramiz’i evlenmeden önce ne kadar tanıdım sanıyorsun ki? Babam bana onunla evleneceğimi söyledi ben de evlendim. Şimdi de seninle evlenmem gerektiğini söyledi seninle evlendim. Bunun neresi tuhaf geliyor sana. Evliliği ayakta tutan çocuktur, çocuk yapmayacaksan niye evleniyorsun ki?” deyince susma sırası bana geldi.

Kalkık yarağım çoktan inmişti. Hızlı ve güzel başlayan sevişmemiz ateşli bir sikişme ile devam edecekken, hayatımı 180 derece değiştirecek konuşmalar içine girmiştim. Saat ilerlemiş, dışarının karanlığı artmıştı. Oda da daha karanlık bir hale gelmişti.

Yandaki banyonun lambasını yakıp içeriye biraz ışık vurmasını sağladım. Huriye saçlarını açmamıştı. Karnına kaymıştı saten geceliğinin askıları ve çıplak diri memeleri net olarak karşımdaydı. Pamuk gibi beyaz tenini görmek beni yeniden heyecanlandırsa da Huriye pek de benim gibi değildi. Gözlerinde bana karşı duyduğu belki öfke değil ama tepkiyi fark ettim. Ayakta çırılçıplak bir halde duruyordum.

“Ramiz’le niye çocuğunuz olmadı peki?” diye sordum. Ramiz sorunun kimde olduğunu söylememişti. Belki de problem Huriye’deydi. Eğer öyleyse korkmama da gerek olmayacaktı. Korunmadan siksem bile hamile kalamazdı. Huriye sorum karşısında önce başını öne eğdi. Saten geceliğin karnına kayan askılarını omuzlarına attı. Gözlerini kaçırırken, “Cevap versene, niye çocuğunuz olmadı?” diye tekrar sordum. Belki de sorun kendisindeydi ve bunu söylemeye çekiniyor, utanıyordu. Ancak verdiği cevap karşısında neye uğradığımı şaşırdım.

“Ramiz erkeklik yönünden zayıf bir adamdı. Çocuğumuz da bu yüzden olmadı. Babam onu pek çok defa okuyup üfledi ama fayda etmedi. Doktorlara da gitmek istemedi. 5 yıl evli kaldık, ama bir kere bile ilişkiye girmedik!” dediğinde ağzım açık kaldı. “Yani, sen halen bakire misin?” diye sorduğumda gözleri nemlenip dudakları titredi ve zar zor duyulan bir sesle, “Evet!” dedi…

[Sinan]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben, Karım ve Diğerleri! (10. Bölüm) (Ferit 50 Y., Mersin / Türkiye)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Karımın sitede yaşayan birinden etkilenip, onu beğeniyor olması, beni de heyacanlandırmıştı. Karımın bana bu hususta birşey anlatmaması yeni bir sürprizin habercisi diye tahmin etmiş ve merakla beklemeye başlamıştım. Yaz sezonunun bitmesine yakın, rutin seks yaşantımız devam ediyordu. Füsun ve Semih’le her fırsatta beraber oluyor, adeta bir evli gibi, kim kimi istiyorsa sikiyor, kim nerde istiyorsa orda amcık veriyordu. Semih bir iki kere Olga’dan dem vurmasına rağmen, nedense onu paylaşmayı istemiyordum.

Devremülk zamanları dolunca, Olga memleketine dönmüş, ama beni sürekli arayıp, çok özlediğini söylüyordu. Ben de bu afeti özlemiştim. Şirkette bir Romanya seyahati olduğunda, “Ben gideceğim!” dediğimde, buna en çok Asuman şaşırmış, “Patron, küçük bir bağlantı, elemanlar da gidebilir!” demişti. Ama benim planım farklıydı, ilk kez karımdan gizli kaçamak yapacak ve Olga’yla buluşacaktım. Liseli aşıklar gibi heyecanlıydım. Olga’yla kararlaştırmıştık, Bükreş’te buluşacaktık. Bu arada Figen aramış ve bir iki güne kadar geleceğini söylemişti. Figen’in geldiği gün ben Bükreş’e uçmuştum. Figen’le telefonda konuşarak, haftasonu döneceğimi söyledim.

Bükreş’te iş görüşmesini yapıp, otele geçmiş ve odama çıkarak bir duş alıp giyinerek Lobiye inmiştim. Lobideki barda birşeyler içerek aşkımı bekliyordum. Olga otele gelmiş, girişini yaparak benim barda olduğumu öğrenmişti. Bardan içeri girdiğinde bütün erkeklerin dikkatini çekmiş ve direk bana gelerek boynuma sarılmıştı. Üzerindeki siyah süper mini elbisesi içinde adeta bir Tanrıça gibiydi. Eminim bardaki bütün erkeklerin dibi düşmüştü. Böyle bir kadının bana taparak bakması koltuklarımı kabartmıştı. Olgay’la ayaküstü kısaca sohbet edip odamıza çıktık.

Olga mini bardan bir duble Votka alıp yanıma geldi. Bu kadının çekiciliği başımı döndürüyordu. Zaman kaybetmeden dudaklarına yumulup, adeta yiyiyordum. Olga, “Aşkım istersen bir duş alayım?” dediğinde, “Hayır, seni teninin kokusuyla bu şekilde sikeceğim!” dedim. Ellerim bacaklarından yukarı çıktığında, bacaklarındaki çorabın ipeksi dokusu ve kalçalarının yuvarlaklığı beni çıldırtmıştı. Hemen önüne eryaman escort bayan diz çökerek ağzımı amına gömmüş ve külotlu çorabın üzerinden mis gibi kokan amını somurmaya başlamıştım. Önü ıslanmış, amı tabak gibi çoraptan belli oluyor ve ben güzelliği yalarken, bir taraftan da seyrediyordum.

Olga’nın çorabını sıyırıp, amını avuçlayarak ayağa kalktım. Serbest bıraktığı harika memelerini öperken, sikimi çıkarıp bacak arasına yerleştirdim. Amcığı kayganlaşmış ve ben sikimle götünün deliğine kadar gidip geliyordum. Daha fazla zaman kaybetmeden bir çırpıda soyunup yatağa uzandık. Olga yüzüstü uzanmıştı ve sırtıyla götünü yalamamı istiyordu. Boynundan başlamış ve kalçalarına inmiştim. Olga bacaklarını aralayarak, hem amını hem götünü açmıştı. Amını yalayıp, arada büzüğüne attığım dil darbeleri Olga’yı kudurtmuştu. Daha fazla beklemeden üzerine uzandım, sikim hangi deliğe girerse girsin deyip soktum. Olga önce amına almıştı. Harika bir amcıktı ve alev alev yanıyordu. Olga fazla dayanamamış ve ilk orgazmını yaşamıştı.

“Aşkım sikini yalamak istiyorum!” dediğinde, yarağımı ağzına verdim. Somurması bittiğinde sırtüstü yatırıp, boynundan memelerine indim ve bacaklarını ayırarak amına kökledim. Harika am veriyordu. Ben de çıldırmış gibi sikiyordum. Çeşitli pozisyonlarda siktikten sonra Olga defalarca boşalmıştı ve eminim götünden de istiyordu. Yatakta domalttığımda arkadan görüntüsü harikaydı. Pespembe büzüğüne bir iki dil darbesi attıktan sonra sikimin kafasını ıslatıp büzüğüne dayadım. Bu defa hiç kendini kasmadan içine almıştı. Dibine kadar sokmuştum. Olga zevkten bayılacak gibiydi. Götünün kasları sikimi sarmış ve ben müthiş bir zevk alarak bu harika göte basıyordum. Vücudunun kasılmasından tekrar boşalacağını anlayınca, bende hızlanarak içine boşalmış adeta fışkırtmıştım. İkimiz de soluk soluğa ve ter içinde kalmıştık. Sikim götündeyken yana uzandık, ona arkadan sarılarak uyuduk.

Bir müddet sonra uyandığımda, Olga’nın duş alarak yanıma uzandığını ve uyurken beri seyrettiğini anladım. Ben de kalkarak duşa girdim ve gelip yanına uzandım. Birbirimize sarılarak sohbete başladık. çankaya escort bayan Olga yazlıktan ayrıldıktan sonra ülkesine dönmüş ve kocasının ağırlaşmasıyla onu bir hastaneye yatırmıştı. Artık evde kendisine ayıracak çok zamanının olduğunu söylüyordu. Yazlıktaki buluşmamızdan sonra, yıllardır bastırdığı kadınlık duygularının yeniden canlandığını ve benimle geçirdiği saatlerin güzelliğinden bahsediyor ve beni çok beğendiğini, bu birlikteliği benden başkasıyla yaşamayacığını söylüyordu. Karımı çok beğendiğini ve çok şanslı bir kadın olduğunu ifade ediyordu.

Olga’yla Romanya’da muhteşem iki gün geçirmiştim. Her fırsatta sevişip sikişerek adeta birbirimize doymuştuk. İlk fırsatta tekrar buluşmak üzere sözleştik ve onu ülkesine yolcu edip, ben de Mersin’e döndüm. Yol boyunca, yazlıkta beni bekleyen afetleri düşünerek uçakta uyudum.

Mersin’e vardığımda önce şirkete uğradım. Asuman, ben yokken olan bitenleri rapor ettikten sonra, “Seyahat nasıl geçti, iyimiydi?” deyip sinsi sinsi güldü. Bu kadınları anlamak güçtü, kadınsal içgüdüleri sanki bir erkeğin başka bir kadını siktiğini beyinlerine ışınlıyordu. O esnada aklıma Figen’le beraberken Asuman’ı da almak geldi. Ona, “Bu hafta karımın arkadaşı bizde, haber veririz sen de gelirsin, bu aralar seni epeyi ihmal ettik!” dediğimde, gözlerinin içi güldü ve “Koşa koşa gelirim!” deyip dudaklarıma hızlı bir öpücük kondurdu.

Akşam eve vardığımda karım ve Figen beni karşıladı. “Bu gece dışarda yiyeceğiz, sen de hazırlan!” dedi. Bir duş aldım ve giyinerek bayanları beklemeye başladım. Bu esnada karım olan biteni anlatıyor, hem de hazırlanıyordu. Füsun’un hastası tekrar ağırlaşmış ve Semih’le beraber oraya gitmişlerdi. Karım ve Figen, “Hazırız!” dediklerinde resmen dibim düştü. Bu iki afetle beraber olmak bana gurur verdi. Karım kısa bir beyaz elbise giymiş, Figen de onun aksine siyah ve bolca tüllü içini gösteren kısadanda kısa bir elbiseyle önümde arzı endam ediyorlardı. Aşağı inip arabaya bindiğimizde, sitenin gençlerinin dibi düşerek bizi izlediklerini, ama saygı gereği belli etmemek için çaba sarfettiklerini gördüm. Çünkü Figen havuz başında hepsinin civatalarını yalama etmişti.

Yemeğimizi yeyip, bir iki Taverna faslından sonra eve dönmeye karar verdik. Arabada alkolün de etkisiyle Figen arka koltukta bacaklarını açmış, o küçücük külottan taşan amcığını gözlerimin önüne seriyordu. Bana, “Eğer benim adım da Figen ise, sen bu seyahatte bir Romen çıtırı götürmüşsündür! Hele doğruyu söyle bakalım enişte!” dediğinde, ben de, “Karımdan habersiz asla böyle bir şey yapmam! Değil mi aşkım?” dedim. Eve vardığımızda karım adet gördüğünü ve bizim keyfimize bakmamızı söyledi. Figen de, “Ee enişte tamamen bana kaldın, seni yeyip bitireceğim, hazırlıklı ol, birazdan gözlerinle yediğin bu amcık senin olacak!” deyip, amına bir şaplak vurarak, şuh bir kahkaha attı.

Eve girdik. Figen, “Ben bir duş alayım!” dediğinde, Olga’da istediğim gibi Figen’in de teninin kokusuyla sevişmek istediğimi söyledim. Figen itiraz etse de, ayakta o taş gibi vücudu kendime yapıştırıp, boynundan memelerine inerek, ellerimle o harika kalçaları sıkıp, girişteki koltuğa domalttım. Elbisesinin zaten olmayan eteğini belinde topladım ve G-Stringinin üzerinden götünü ve amını yalamaya başladım. Bu esnada karım benim sikimi çıkarmış ve ağzında yalayarak kazık gibi yapmıştı. Karım sonra da sikimi eliyle Figen’in amcığına sokmuştu ve ben deli gibi sikiyordum. Figen neye uğradığını şaşırmış, yarağın tadını çıkarıyordu.

Ben üstümdekileri çıkarırken, Figen de soyunmuş, tekrar aynı pozisyonda bekliyordu. Bu kez karım beni koltuğa oturtmuş ve Figen’i sikime oturtarak siktiriyordu. Hem ben, hem Figen, karıma kendimizi bırakmış sikişiyorduk. Figen üzerimde defalarca boşalmış, soluk soluğa kalmıştı. Bana, “Enişte bu kadının hakkını ödeyemezsin, onun için kıymetini bil!” deyip, karımın dik bir şekilde tuttuğu yarağıma bu kez büzüğünü hizalayarak oturup, götünü siktiriyordu. Bu pozizyonda dakikalarca sikişip, son kez ikimiz de beraber gelerek dibine kadar fışkırttım. İkimiz de pelte gibi olmuştuk, hem alkolun etkisi, hemde bu seks seansından sonra biraz dinlenip, duş alarak aynı yatakta uyuduk.

Figen’in varlığı bizi epey mutlu etmişti. İki kuzen ileriki günler için planlarını yaparak, günlerimizi geçiriyorduk. Karımın adetinin biteceği günü beklerken, Figen’le her fırsatta ve olur olmaz yerde sikişerek, bu güzel haftayı bitirdik…

[Ferit]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Berdel (2) Zeynep Teyze Tost Oluyor! (Reşit 18 Y., Konya)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

Bir sabah erkenden kalktım. Babam gitmişti çoktan. Annem ise giyinmiş ve çıkmak üzereydi. Kavgaya sebep olan dar mavi kotunu giymişti. Götünün resmi pantolonda çıkmış, kalın lastikli külotunun izi görünüyordu. Üstüne kırmızı renkli, göğsü açık, kısa kollu tişörtünü giymişti. Başını parlak, beyaz türbanıyla bağlamıştı her zamanki gibi. Aynanın karşısında dudaklarına bir miktar açık pembe ruj sürüp gözlerine de hafif bir makyaj yaptı. Sonra da çantasından açık parfümünü çıkarıp sıktı üstüne. Bu arada benim üstüme de sıkmayı unutmadı.

Dayak yediği günden beri uzun, ince siyah yeleğini giyiyor, bu şekilde götünü kapatıyordu. Yine aynı yeleğini giyindi. Ayağına kırmızı dolgu topuklu terliklerini giyerken, “Akşam yanına geleyim mi?” diye sordum. “Niye, ne oldu gene?” diye sordu karşılığında. “Bana pantolon bakacaktık ya, onun için!” dediğimde, “İyi tamam, bakarız!” dedi ve çıktı.

Annem bir kumaş deposunda çalışıyordu. Temizlik, çay kahve işlerine bakıyordu orada. Yoğunluğun fazla olmadığı bir işyeriydi. Firmanın adamları sabahtan gelip sevki yapılacak malları alıp dağıtıma çıkıyorlar, öğleden sonra da bir veya iki defa yeni mallar geliyordu. Özellikle akşamüstleri çok rahattı, çalan birkaç telefon dışında hareket olmuyordu.

Depoda annemle birlikte depo sorumlusu olarak Ümit adında biri çalışıyordu. Patronun akrabasıydı, o da annem gibi uzun zamandır oradaydı. Ümit Abi yıllardan beri platonik aşkımdı. Tanıyorduk birbirimizi. Çocukluğumdan beri biliyordum onu. Eğitimli, kültürlü aynı zamanda yakışıklı bir adamdı. Ne zaman oraya gitsem benimle sohbet eder, halimi hatırımı sorardı. Bazen çat kapı giderdim sırf onu görmek için. Annem, “Kızım benim için geliyor!” dese de, ben Ümit Abi için gidiyordum aslında.

O gün de annemin yanına aslında Ümit Abiyi görmek için gidecektim. Öğleden sonra annemi arayıp, “Akşam geleyim mi yanına?” diye sordum. “İyi iyi gel, başımın belası. Saat 19:00’da gel, ondan önce gelme patronlar gelecekmiş çünkü!” diyerek kapattı telefonu. Annem normalde 18:00’de çıkıyordu. Nadiren mesaiye kalıyordu.

Bir arkadaşımla buluşup oradan geçmeyi planlıyordum. Evden çıkıp buluşma yerine giderken arkadaşım aradı ve özür dileyip gelemeyeceğini söyledi. Ben de mecburen annemin dediği saatten önce işyerine gitmek zorunda kaldım. İşyerine gittiğimde saat 17:30’du. Depo ara sokaklardan birindeydi. Büyük bir binanın giriş katıydı. Deponun kepenkleri çekilmişti, ama kapının üstündeki kepenk açıktı, paslanmış camlı demir kapı ise kapalıydı. Kapının üzerinde ip vardı, ipi çekince kapı açılıyordu. Ben de öyle yapıp ipi çektim ama kapı açılmadı, arkadan ipi boşa düşürmüşlerdi.

Annemi aradım, ama kapalıydı telefonu. İşyerinin sabit telefonunu aradım, ama açan olmadı. O zaman son çare olarak annemin bir kopyasını yaptırıp bana verdiği anahtarla kapıyı açmaya karar verdim. Geçen sene annem anahtarını kaybetmişti. Ondan sonra da bir kopyasını yaptırıp bana vermişti. İçerde binlerce liralık kumaş vardı, anahtarın kopyasının bende olması yasaktı, ama kimsenin haberi olmadığı için sıkıntı yoktu.

Anahtarla kapıyı açıp içeri geçtim, ardından yavaşça kapattım. İçerde in cin top oynuyordu sanki. Işıklar sönmüştü. Ancak kumaş toplarının arasından arka taraftaki mutfağın ışığının yandığını gördüm. Buraya daha önce yüzlerce kez gelmiştim. Oraya giderken birtakım sesler duydum. Sessiz olmaya çalışarak annemin yeni aldığı spor ayakkabılarımın üzerinde ilerledim. Mutfağın kapısı açıktı. Tavandaki sarı ışık dışarıya vuruyordu. Yavaşça oraya yöneldim. Birden gördüklerim karşısında şoka uğradım.

Ümit Abi annemi küçük masaya domaltmış halde sikiyordu. Annem dirseklerinden dayanmıştı masaya. Sabah giydiği kot pantolonunu dizlerine kadar sıyırmıştı külotu ile birlikte. Kırmızı eryaman escort bayan tişörtü ise sırtına sıyırılmıştı. Ümit Abi arkasına geçmiş ve ağır ağır annemi sikiyordu. 23 yaşında bir kızdım, internette ara sıra pørnø sitelere giriyordum. Neyin ne olduğunu az çok öğrenmiştim. Ümit Abinin uzun ve kalın bir siki vardı ve annemin amına girip çıkıyordu ağır ağır. Ümit Abiden ses çıkmazken annemin inlediğini duyuyordum. Zaten ilk başta duyduğum sesler de annemin inleme sesleriydi. Ümit Abinin elleri annemin götünde ve belinde geziniyordu. Zaman zaman hızlanıp yavaşlıyordu. Hızlandığı zamanlarda yoğun ve şiddetli ‘Şlap şlap şlap!’ sesleri çıkıyor, annemin götünün yanakları titriyor, oynuyordu.

Annem gözlerimin önünde 25 yıllık kocasını aldatıyordu. Ümit Abi annemden 5 yaş küçük, evli bir adamdı. Yıllardır birbirlerini abla kardeş gibi görüyor, çalışıyorlardı. Anneme her zaman ‘Abla’ diye hitap eden adam babama da ‘Abi’ diyordu, ama şimdi ‘Abla’ dediği kadını sikiyordu. Bir yerden tanıdık gelen parfüm kokusunun kaynağı da belli olmuştu böylece. O gün AVM’de gördüğüm adam Ümit Abiydi. Ümit Abi pantolonunu ayaklarına indirmişti, bu halde ileri geri sabit hareketlerle sikini sokup çıkarıyordu annemin amına.

Beni görürlerse kıyamet kopardı, o nedenle tam karşıdan izleyebileceğim şekilde kumaşların arasında bir yer bulup saklandım hemen. “Ohhh aşkımm, uhhh, Ümiittt, ohhh, aşkımmm, çok güzeell, devam ettt, sik beni aşkımmm, sik beniii!” deyip duruyordu annem. Ümit Abi ise aynı sessizliğini koruyor ama sikmeye devam ediyordu. Bir ara Ümit Abi hızlandı. O anda annemin dirseklerini dayadığı küçük masa zangırdarken annemin de, “Uhhhh, ayyyyy, ımmm, ohhhh!” şeklindeki iniltileri birbirine karıştı. Yoğun ve koca deponun içini çınlatan adeta bir davuldan çıkıyormuş gibi gelen ‘Şlap şlap şlap!’ sesleri ise ayrıca bir gürültü yaratıyordu.

Derken Ümit Abi, “Abla şunu çıkartsana, rahat edersin!” dedi. Ümit Abi annemi sikerken bile ona ‘Abla’ diyordu. Ağzına yapışmıştı bu kelime. Annem, “Tamam!” diyerek doğruldu, Ümit Abinin siki havada sallanıyordu. Sikine kondom takmıştı, ıslak bir sopa gibi sarı ışığın altında parıldıyordu. Annem pantolonunu ve beyaz pamuklu külotunu ayaklarından çıkartırken Ümit Abi de pantolonunu ve baksırını çıkardı aynı şekilde. Sonra da üzerindeki beyaz tişörtünü çıkarıp masanın üzerine koydu. Tişörtün altına atlet giymemişti. Kaslı ve yapılı bir vücudu vardı. Masanın yanındaki sandalyeye oturdu. Annemi kucağına oturtup tişörtünü altındaki sutyeni ile birlikte yukarı sıyırdı.

Annemin iri, şişkin memeleri çıkmıştı ortaya. Pembe meme uçlarını emmeye başlarken sağ elini de annemin kalçalarına attı. Uzun uzun her iki meme ucunu emdikten sonra dudak dudağa ateşli bir şekilde öpüşmeye başladılar. Annem iki eliyle Ümit Abinin başını tutmuştu, annemin azgınlığını, şehvetini rahatlıkla görüyor, hissediyordum. Ümit Abi ise anneme göre daha rahattı, sakindi. Annem daha rahat edebilmek için sırtını ondan yana, yüzünü ise benden yana döndü. Ümit Abinin sol bacağı üstünde oturur haldeydi, bacaklarını iki yana açtı, kırmızı dolgu topuklu terlikleri ile yere basıyordu. Ümit Abi şimdi sağ eliyle amını parmaklayıp ovalarken sol eliyle de meme uçlarını sıkıyordu.

Annemin amı tıraşlı ve tertemizdi. Amının hafiften kararmış büyük dudakları Ümit Abinin parmakları arasında açılıp kapanıyordu sanki. Zaman zaman Ümit Abi memelerindeki sol elinin parmaklarını annemin ağzına uzatıyordu. Annem de parmaklarını emiyordu iştahla. Bu ara annem sağ elini araya sokup Ümit Abinin sikini tuttu. Sikin kafasını annemin ellerinin arasında gördüm. “Ağzına alsana!” dedi Ümit Abi biraz sonra.

Annem, “Tamam!” diyerek kalktı ve hemen önünde dizlerini yere koyarak çankaya escort bayan çömeldi, sırtı bana dönüktü şimdi, götü tam karşımdaydı. Annem masanın üstündeki kağıt havludan bir tane aldı önce, Ümit Abinin kondomlu sikini sildi çabucak ve ardından ağzına aldı, iştahlı bir şekilde emmeye başladı. Annemin böyle şeyleri bildiğini bilmezdim hiç. Ellerini onun dizlerine koymuştu. Büyük ve bembeyaz götü hareket ettikçe sallanıyor, oynuyordu. Götünün yarığının arasındaki kara deliği görünüyordu. Başını kaldırıp indiriyordu hızla.

Ümit Abi ise onun sırtını, başını okşuyordu. Annemin türbanı halen başındaydı. Ümit Abi, “Abla açayım mı bunu, seni o şekilde görmek istiyorum!” dediğinde annem sikini emmeyi bıraktı, başını kaldırıp türbanını birkaç iğneyi çıkartarak çabucak çıkardı. Annemin siyah saçları beline döküldü. Annem yeniden siki ağzına alırken Ümit Abi saçlarını uçlarından çekip okşuyordu. “Çok güzelsin, yıllardır senin gibi bir güzelliği görememişim!” dedi fısıltıyla ama deponun sessizliğinde duymakta zorluk çekmedim bu sözleri.

Kısa bir süre daha devam etti bu sahne. Sonrasında Ümit Abi, “Abla tezgaha domalsana!” deyince annem sikini emmeyi bırakıp kalktı ayağa. Hemen masanın karşısında kalan tezgaha ellerini dayadı, tezgahın üzerine eğilerek bacaklarını gererek iki yana açtı. Ümit Abi kalktı, annemin arkasına geçip avucuna tükürdükten sonra kondomlu sikine sürdü. Salladığı sertleşmiş sikini annemin amına sokarken annemin ciğerlerinden adeta sökülürcesine çıkan, “Ohhhh!” sesi işyerinin sessiz duvarlarını çınlattı. Annem gözlerini kapatmış, dudaklarını emiyor, ısırıyordu. Ümit Abi az öncekinden daha hızlı ve güçlü şekilde sikiyordu annemi.

Annemin tişörtünden ve sutyeninden çıkmış memeleri Ümit Abinin sikinin vuruşları ile birlikte ileri geri sağa sola durmadan sallanıyordu. Küçük tezgahın üstündeki bardaklardan ve çay makinesinden sesler geliyordu. Annemin iniltileri ve ‘Şlap şlap şlap!’ sesleri en yüksek seviyesine çıkmıştı. Ümit Abinin siki annenin amına köküne kadar girip çıkıyor, annemin götünün etleri, yanakları hızlı hızlı yaylanıp oynuyordu. Uzun saçları dalgalanıyordu.

Ümit Abi annemin kalın belinden sıkıca kavramıştı güçlü elleriyle, zaman zaman götünün beyaz yanaklarına minik tokatlar atmaya başlamıştı. Ara sıra da ellerini annemin saçlarına atıp onları çekiyor, saçlarına asılıyordu. Annemin başı yukarı kalkıyordu bu anlarda. Sallanıp duran memelerini tutup sıkıyordu hoyratça. Kapalı gözleri, emdiği ve yaladığı dudaklarıyla annemin aldığı zevki açık seçik görüyordum. Zaman ilerledikçe Ümit Abi de inlemeye başlamış, homurtulu seslerle anneme eşlik ediyordu. Saniyeler birbirini kovalarken sikişmeleri Ümit Abinin, “Ohhh, ohhh, uhhhh!” sesleri ile yavaş yavaş sona erdi.

Boşalmıştı Ümit Abi. Annemin amına yavaş yavaş sokup çıkardı sikini biraz daha. Sonrasında da amına bastırdı uzun uzun. Siki annemin amında hapsolmuş halde kaldı epey zaman. Annem, “Geldin mi?” diye sorduğunda Ümit Abi, “Evet!” dedi yutkunarak. Ardından da, “Karımdan böyle zevk almadım!” dedi ve annemin amından çıktı. Kondomun ucu sikinden çıkacakmış gibi sıyrılmış ve içi dölleri ile dolmuştu. Hızlı adımlarla mutfağın yanındaki banyoya geçerken annem de toparlandı.

Sırtını bana döndüğünde götünün yanaklarının nar gibi kızardığını gördüm. Masanın üstündeki kağıt havludan birkaç tane alıp amını ve kasıklarını sildi. Ardından da çıkardığı beyaz külotunu ve pantolonunu giyindi. Sutyenini ve bluzunu düzeltti. Masanın üstünde duran beyaz türbanını ise banyo ile mutfak kapısı arasında asılı küçük aynanın karşısında yeniden bağladı.

Annem yıllardır sevdiğim adamla sikişmişti, babamı onunla aldatmıştı. Ona karşı büyük bir öfke duydum. Platonik aşkımı sikicisi yapmıştı. kızılay escort bayan Sinirimden yumruk yaptığım parmaklarımı ısırıyordum. Ama gene de onları basmak istemiyordum.

Ümit Abi az sonra banyodan çıktı. Kondomu çıkarmış, sikinin sertliği geçmişti. Şimdi ancak işaret parmağım kadar bir şey sallanıyordu önünde. Anneme, “Abla benim çıkmam lazım. Sen toparlarsın buraları!” dediğinde annem, “Tamam canım!” dedi gülümseyerek. Annemin gözlerinin içi gülüyordu bunu söylerken. Ümit Abinin sikini yemek çok hoşuna gitmişti anlaşılan. Ümit Abi giyinirken, “Esra kaçta gelecek?” diye sordu. Annem, “Saat yedide gelmesini söyledim!” dediğinde kolundaki saate bakıp, “Daha bir saat var!” dedi. Annem, “Ararım, erken gelmesini söylerim!” dedi karşılık olarak.

Ümit Abi hızlıca giyinip ilerdeki masasına geçti, orada bilgisayarın başında kısa bir süre durduktan sonra annemin yanına gelip belinden kavradı. Sıkıca sarılıp kendine çektikten sonra dudaklarından öptü. Annem gözlerini kapatarak Ümit Abinin öpmesine karşılık verirken, Ümit Abi dar kotunun üstünden annemin götünü avuçlayıp okşadı bir süre. Annem siki ağzına almasını bildiği kadar öpüşmesini de biliyordu. Anne dediğim kadının ne yetenekleri olduğunu ilk kez görmenin şaşkınlığını yaşıyordum bir yandan da.

Ümit Abi sonunda, “Hadi ben çıktım, yarın sabah görüşürüz!” dedikten sonra hızlı adımlarla arkasında saklandığım kumaş toplarının önünden geçip kapıyı açarak çıktı. Demir kapı arkasından gürültülü bir sesle kapanırken içerde annemle tek kalmıştım. Annem masanın ve tezgahın üzerini topladı. Çay makinesi halen çalışıyordu. Oradan kendine bir bardak çay aldıktan sonra sandalyeye oturdu.

Çaydan küçük küçük yudumlar alırken yüzünün şekli değişiverdi saniyeler içinde. Az önce çok mutlu olan kadın gitmiş şimdi gözyaşlarını siliyordu. Donuk bir halde sessizce ağlıyordu. Yaptığından pişmanlık mı duymuştu? Bunun için mi ağlıyordu? Derken elini pantolonunun cebine atıp telefonunu çıkardı. O an, beni mi arayacak yoksa diyerek korkuya kapıldım. Hemen telefonumu sessize aldım. Gerçekten de annem beni aradı. Birkaç metre ötemdeydi halbuki.

Telefon çalarken annem aynı donuk yüz ifadesiyle ekrana bakıyor, dudakları anlayamadığım şekilde oynuyordu. Sonunda telefon sustu. Annem, “E be kızım neredesin sen Allah aşkına?” dedikten sonra biten çay bardağını tezgaha koydu. Sonrasında amını sildiği yerdeki kağıt havluyu alıp banyoya geçip kapıyı kapattı.

Orada daha fazla kalamazdım. Annem içerdeyken çıkmam şarttı. Sessiz adımlarla çıktım dükkandan, kapıyı yavaşça kapattım. Birkaç dakika sokaklarda dolaştım. Annem ne zamandan beri babamı aldatıyordu? Dayak yediği gece, “Ben yapacağımı biliyorum, sen görürsün!” deyip durmuştu. Yapacağı babamı aldatmak olmuştu. Hem de babamın da benim de tanıdığımız, en yakın iş arkadaşıyla… Üstelik platonik aşkımla…

Annem yeniden aradığında telefonun sesini açmıştım. “Yaklaştım anne geliyorum!” dediğimde, “Tamam hadi gel bekliyorum!” diyerek cevap verdi. Birkaç dakika sonra yeniden dükkandaydım. Annem çıkmak için hazırlanmıştı. Yüzünde ve sesinde aynı donuk ifade vardı. Ancak beni görür görmez hiçbir şey demeden sıkı sıkı sarılıp öptü. Sanki uzun zamandır beni görmemiş gibiydi. Yaptığına pişman mıydı? Onun için mi böyle davranıyordu anlayamadım.

Birlikte çıktık. Yol üzerindeki bir mağazaya uğrayıp bana göre bir pantolon aldık. Eve gittiğimizde annem doğruca banyoya girdi, yarım saat kadar içerde kaldı. Çıktığında beyaz yüzü sıcak suyun etkisiyle pembeleşmişti, ancak ağlamış gibi gözlerinin altı da kızarmıştı. Babam o gece eve gelmedi. Beni arayıp gece vardiyasına kalacağını söyledi. Belki doğru söylüyordu, belki de babaannemle dedemde kalacaktı yine. Üstünde durmadım.

Annem, “Bu gece benimle yat!” deyince, “Tamam!” dedim. Annem yatakta sıkıca sarıldı bana. Bütün bu hareketleri pişmanlık duyduğuna işaretti belki de. Bir anlık zevk uğruna kocasını aldatmış, sonrasında da pişman olmuştu. Ancak bunun öyle olmadığını ilerde görecektim…

[Esra]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Kapıcı Patlıcan Gibi Yarağıyla Beni Sikti Kevgire Çevirdi! (Alev 28 Y., Eskişehir)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Merhaba ben Alev. 28 yaşında, dul bir bayanım. Kısaca kendimden bahsedecek olursam, 1.65 boyunda, 60 kiloda, esmer güzeli biriyim. Erkekleri tahrik etmeyi çok severim. Kocamla boşanma sebebimiz de buydu aslında. Kocamdan boşanalı 3 yıl oldu. Bir Pazar günü evde canım sıkılmıştı. Doğrusu güzel bir sikişmeye ihtiyacım vardı. Daha önceden sikiştiğim birkaç erkek arkadaşımı aradım, ama gelemeyeceklerini söylediler. Kendi kendime (Şu işe bak, kendimi siktirecem, erkekler naz yapıyor! Neyse, akşam olsun bir çaresine bakarım!) diyerek, ortalığı falan topladım.

Öğleden sonra da, kapıcı Pazar günleri izinli olduğu için, kendim ekmek almaya indim. Hava sıcak olduğu için üzerimde bir şort ve penye vardı, üstelik sütyen de takmamıştım. Apartmandan çıkarken kapıcıyı gördüm ve şakadan, “Bak sen izin yapıyorsun Mevlüt abi, ben de kendim ekmek almaya gidiyorum!” dedim. Kapıcı da, “Söyleseydin ben gider alırdım bacım, seni mi kıracağız!” dedi, ama göğüslerimi süzmeyi de ihmal etmiyordu. Hemen parayı uzattım, “Hadi al gel o zaman!” dedim. “Tamam bacım!” diyerek gitti, ben de tekrar eve çıktım.

Eve girince aklıma, kendimi kapıcıya siktirme fikri geldi. Ama kapıcı 50 yaşında, 95-100 kiloda, heryeri kıllı, ayı gibi bir adamdı. Biraz düşündükten sonra (Aman Alev, onun da tadını alırsın işte, fena mı olur!) dedim. Kararımı vermiştim, kendimi kapıcıya siktirecektim, ama nasıl yapacaktım onu düşünmeye başladım. Düşünürken buldum, banyodaki damlayan musluğu bahane edip içeri alacaktım. Hemen banyoya gidip, kirli sepetinde nekadar kirli sütyen külot varsa çıkarıp ortalığa attım.

O arada zil çaldı. Kapıyı açtığımda, kapıcı “Buyır bacım!” diyerek ekmeği bana uzattı. Ben de, “Teşekkür ederim Mevlüt abi, ama senden bir isteğim daha var!” dedim. “Buyur bacım, nedir?” dedi. Ben de, “Banyodaki musluk damlayıp duruyor, tanıdığın escort eryaman bir tamirci falan varsa getirsene?” dedim. O da, “Ben bakarım, contasındandır, evden anahtarla conta alıp geleyim!” dedi. “Tamam, hadi bekliyorum!” dedim ve gitti…

10 dakika kadar sonra geri geldi. Banyoya götürdüm bunu. Daha kapıdan girerken ortalıktaki iççamaşırlarımı görünce duraksadı. “Ne oldu Mevlüt abi?” dedim. Yutkunarak, “Yok birşey…” deyip içeri girdi. Neyse, musluğu yaptıktan sonra gitmeye niyetlenmişti ki, ama ben, “Mevlüt abi, yatak odasındaki dolabın kapağı düşüp duruyor, ona da bakarmısın?” dedim. Önce gözlerime baktı, sonra da, “Bakalım!” dedi, anlamıştı birşeyler olacağını.

Ben önden yatakodasına doğru giderken kırıtarak yürüyordum, kesin kalçalarımı kesiyordu. “İşte evde erkek olmazsa böyle herşey dökülür!” dedim ve dolabı gösterip geri çekildim. O arkası dönük dolapla uğraşırken, ben de odadan çıkıp, koridorda çırılçıplak soyundum ve beklemeye başladım… “Tamam bacım yaptım, başka bir isteğin varmı?” diye seslendiğinde, içeri girip, “Evet bir ricam daha var!” dedim. Beni öyle görünce dondu kaldı. “Beni sikmeni istiyorum!” dedim.

Yutkunup, “Ama bacım…” dedi. Ben de, “Bırak bacıyı falan, erkek değilmisin sen?” diyerek yanına gittim ve dudaklarına yapıştım. Dudaklarını öperken burnuma çok güzel sabun kokusu geldi, demek ki yeni banyo yapmıştı, buna çok sevinmiştim. O da şaşkınlığını atıp, beni tuttuğu gibi yatağa yatırdı ve kendi de soyunmaya başladı. Gömleğini çıkardığında göğsü kıl kaplıydı. Pantolonunu çıkarıp, ardından paçalı külodunu da indirdiğinde, gözlerim faltaşı gibi açıldı ve ağzımdan, “Oha, bu ne!” diye bir laf çıktı.

Bizim kapıcının yarağı yarı kalkıktı ve Patlıcan gibi birşeydi. “Ne oldu bacım, korktun mu? Bu seni sikecek olan yarrak!” dedi ve yarağını sıvazlamaya başladı. escort çankaya Ben de dayanamayıp, “Hadi o zaman!” dedim. Üzerime uzanıp dudaklarıma yapıştı. Resmen altında kaybolmuştum. Aradan elimi uzatıp yarağını elledim, ama elime sığmıyordu. Bir an vazgeçmeyi düşündüm, ama sonra (Olan oldu, zevkine bak!) dedim kendi kendime.

O da göğüslerimden amıma inmiş ve amıma öyle dil darbeleri atmaya başlamıştı ki, ben artık yerimde duramıyordum. Birden altından kaçtım ve “Sıra bende, yat bakalım!” dedim. Sırtüstü uzandı, ben de üzerine geçip, dudaklarını, kıllı göğsünü öptüm ve yarağına indim. Yarağının biraz sağını solunu inceledim, en az kolum kadar uzun ve bileğim kadar kalındı. Ayrıca tertemizdi, bir tane kıl yoktu. “Benim için mi temizledin bunu?” dedim. O da, “Sana nasipmiş bacım!” dedi.

Gülümseyerek yalamaya başladım. Biraz yaladıktan sonra 69 pozisyonuna geçip, amımı ağzına dayadım, o da amımı yalamaya başladı. Ama aldığım zevkten yarağını yalayamıyordum, hemen doğrulup yatağa yattım ve bacaklarımı havaya kaldırıp, “Hadi Mevlüt abi, sik beni artık!” dedim. “Tamam bacım!” diyerek bacaklarımı omzuna koydu, yarağını bolca tükürükleyip amıma sokmaya başladı…

Başı girdiğinde çok acıdı, “Lütfen yavaş sok Mevlüt abi!” dedim. “Tamam bacım!” diyerek durdu. Ama ben anlayamadan birden bir yüklendi ki, can acısıyla çığlık attım ve “Kurbanın olayım yavaş, yırttın amımı!” diye resmen yalvarmaya başladım. “Tamam bacım, tamam! Daha yarısını soktuk, gerisini yavaş yavaş sokacam!” dedi ve yavaş yavaş içimde gidip gelmeye başladı. Her seferinde biraz daha sokuyordu. Ben bir yanda acıdan, bir yanda zevkten neye uğradığımı şaşırmıştım.

En sonunda bana doğru eğilip, “Aldın bacım, hepsi amında şu an!” dedi. Ben de hemen boynuna sarılıp dudaklarından öptüm. Bacaklarımı kollarına düşürüp amıma pompalamaya escort kızılay başladı… Artık alışmıştım ve zevkten inliyordum, ama o git gide hızlanıyordu. Ve ilk orgazmımı o anda yaşadım, resmen kasılarak boşalmıştım. “Kalk Mevlüt abi, ben üste çıkayım!” dedim. “Tamam bacım!” diyerek kalktı, yatağa sırtüstü yattı. Hemen üstüne çıktım ve yarağının üstüne oturdum. Hem yarağa alışmıştım, hemde boşalmamın etkisiyle kayarak içime girdi. Üstünde zıplamaya başladım. O da göğüslerimi okşuyordu…

Bir müddet sonra üzerinden kalktım ve yataktan indim, yatağa ellerimi dayayıp ayakta domaldım ve “Hadi Mevlüt abi, geç arkama!” dedim. “Tamam bacım!” diyerek geçti arkama, yarağını amıma kökledi ve pompalamaya başladı… Yine zevk denizinde yüzüyordum. İkinci kez orgazm olmuştum ki, onun da, “Geliyorum bacım!” demesiyle kendime geldim. Hemen önünden kaçıp yere çömeldim, yarağını elime alıp sıvazlamaya başladım, bir yandanda kafasını yalıyordum. Az sonra dölleri fışkırmaya başladı. Ben sıvazladıkça fışkırıyordu ve o kadar yoğundu ki, ağzım, yüzüm, boynum, boğazım, göğüslerim, heryerim döl olmuştu. Son damlalarını da yaladıktan sonra bunu bıraktım ve soluk soluğa yatağa yaslanıp yere oturdum. O da yatağa sırtüstü yattı yatağa…

Biraz dinlenip kendime gelince kalktım, banyoya gidip duşun altına girdim. Üzerimdeki dölleri temizledikten sonra, bornozumu giyip banyodan çıktım. Yatakodama gittiğimde halen yatıyordu ve yarağı halen yarı kalkıktı. Acaba bir posta daha siker mi ki diye düşündüm ve üzerimdeki bornozu atıp yarağını yalamaya başladım. Ben, bir posta daha siker mi ki diye düşünürken, beni 2 posta daha sikti… Sonrada duş alıp giyindi ve “Teşekkür ederim bacım!” dedi. Ben de, “Herzaman beklerim!” diyerek dudaklarından öptüm ve yolladım. Kendime hayret ediyordum, ayı gibi herife siktirmiştim kendimi ve beni 3 posta sikip kevgire çevirmişti.

Aradan 1 sene geçti ve kapıcı halen beni sikmeye devam ediyor. Bilmiyorum ama, karısı birşeyler anladı herhalde, bana kötü kötü bakıyor. Olsun, bakarsa baksın, beni en sağlam siken o ayı!

[Alev]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Sikilmeden Geçen Günlerimin Acısını Çıkarıyorum! (4. bölüm) (Günseli 42 Y., İstanbul)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Birkaç ay, böyle geçiyor. Bazen 2-3 müşteri günde. Birkaç ay böyle yaraklar yiyorum, irili ufaklı. Deliklerimde gözle görülür değişiklikler var. Eskortluk yaptığım anlaşılmasın diye, Almanya’daki bir İmport-Export şirtketi için komisyon karşılığında piyasa araştırması yaptığımı, serbest çalıştığımı ve iyi kazandığımı uyduruyorum. Ve yaklaşık 6 ay sonra, borcumu denkleştiriyorum, Ahmet’e veriyorum, borcum bitiyor. Hatta kazandığım parayla kendime araba alıyorum! Ahmet’in orospusu değilim artık. Ama son kez parayı verdiğim zaman, Ahmet sikmek istiyor beni. Kanırta kanırta sikiyor hayvan. Hatıra kalsın diye fotoğraflarımı çekiyor. Yüzüm yok fotoğraflarda.

Yaklaşık bir ay ara veriyorum kendime. Ama alışmışım çeşit çeşit yarak yemeye, durmuyor ki amım götüm. Bir ay falan sonra deliklerim topluyor kendini. Götüm daralıyor. İş telefonum özellikle geceleri hiç susumuyor. Bir gece telefona bakıyorum. Açıyorum, çok güzel bir ses. Adam kendisini tanıtıyor önce. Konuşuyoruz. İsteği çok farklı. Grup istiyor. Kaç erkek olacağını soruyorum. “3-4 erkek ve 7-8 kadın.” diyor. “Aaa! Lezbiyen değilim ama ben!” diyorum. “Olsun, istediğim farklı! Bir hafta benimle yazlıkta geçireceksin. Para hiç sorun değil. İstediğin kadar veririm. Ama 4-5 Eskort daha olacak!” diyor. Ne kadar para vereceğini soruyorum. “50 Bin iyi mi?” diyor. Ne! 50 mi! Oha! Çüş! İnanamıyorum. Kabul ediyorum. Hesap numarası istiyor parayı yollamak için. Veriyorum. Ve para ertesi gün hesapta. Bodrum’a uçak biletim geliyor. Süper! Ama nasıl çıkacağım evden bir haftalığına? Çocukları babalarına yolluyorum, annemlere gidiyorum diyorum. Kabul ediyorlar.

Ve o gün geliyor. Hemen biniyorum taksiye. Havalimanı. Uzun zamandır uçağa binmemişim. Ve kalkıyor uçak. 1 saat sonra Bodrum’dayım. Süper bir yer! Beni alıyorlar havalimanından. Ve gidiyoruz. Beyaz evleri, müthiş havasıyla Bodrum. Daha çok turistler. Daha sezon tam açılmamış. Uzaklaşıyoruz Bodrum’dan. Ve geliyoruz. Devasa demir bir kapı. Aarabanın kapısı açılıyor. İniyorum aşağı. Kapıya geliyoruz. Kapıyı bikinisiyle bir kız açıyor, “Hoş geldin, Nagehan değil mi?” diyor. “Evet!” diyorum. “Gel içeri canım!” diyor. Giriyorum. Etrafta erkek yok. Tam 8 kadın, 9’uncusu benim. Hepsi Eskort. Kimi çırılçıplak. Çok güzel kızlar. Ben onlar kadar güzel değilim. Hepsinin ablası konumundayım nerdeyse.

Bana gösterilen bir odaya giriyorum. Bir kız daha. Çırılçıplak. Beni görünce, “Hoş geldin Nagehan!” diyor. Ben de soyunuyorum. Kızın amı o kadar güzel ki. Şahane kalçalar, memeler. Benim hafif sarkık memelerim var. İçimden diyorum, güzel, bunları sikerler, ben de paramı alır giderim. Aldığım siyah bikinimi giyiyorum. Bikini demeye bin şahit ister. Arkası ipten ibaret. Memelerim açıkta. Kızlar havuzda. İniyorum. Herkes, “Hoş geldin, canım, tatlım!” diyor. Havuza giriyorum. Offf! Şahane. Kızlara bakıyorum. Hepsi 18-25 yaşındalar. Şahane vücutlar. Biri var, 35 yaşındaymış. İsmi Alev. Gerçek adı değil tabii ki. Havuzda yüzüyorum, dinleniyorum birazda. Kalkıp güneşleniyorum. Eğlenceli bir mekan. Tek erkek yok. Kadınlar hamamı gibi.

Öğleden sonra, benimle telefonda konuşan o sesin sahibi erkek geliyor. Adam o kadar yakışıklı ki. 45 yaşlarında. Yaşıtım sayılır. “Selam hatunlar!” diyor, o da dalıyor havuza. Kızlardan birkaçı beni gösteriyor, “Geldi Nagehan!” diyorlar. Beni görüyor, yanına çağırıyor. Dudaklarıma masum bir öpücük koyuyor. Havuza giriyoruz tekrar. Adam sadece benimle ilgileniyor. Kızlardan bazıları yüzüyor, bazıları güneşleniyor. Beni havuzun kenarına çekiyor. İndiriyor bikinimi. Napıyorsun ya, kaç kız arasında, diyemiyorum ama. Ve kendi mayosunu indiriyor. Beni iyice basıtırıyor. Yukarı kaldırıyor hafif. Ve sokuyor arkadan amıma. Ihhhhh! Bu ne ya! Tanrım, inanamıyorum. Abartmıyorum, en az 20 santim. Ohhh! doldurdu amcığımı. Ahhhh! Giriyor. Pompalıyor…

O pompaladıkça kızlar yaklaşıyor. 10 kişi içinde hiç umarsızca sikiyor benim amımı. Ihhhh! Ihhhh! Ohhhh! Kızlar coşuyor, “Al onu Nagehan abla! Ohhh! Nasılda sikiyor kocamız! Immm, götünede soksun! Ay ben de azdım, bana ne zaman gireceksin kocacığım? Ohhh!” diyorlar. Umarsızca sikiyor beni. Am sularım havuza karışmış. Halen giriyor. O girdikçe memelerim sallanıyor. Havuzun kenarındaki yere tutunuyorum. “Ohhh! Sik beni! Sikk! Daha derin! Sik beni! Ohhhh!” çankaya escort diye inliyorum. Amımdan çıkıyor. Çıkıyor havuzdan. Ben halen tutunuyorum. Bikinim kaybolmuştur herhalde. Ve yüzüme boşaltıyor menilerini. Immm! İlk sikilişim tamam. Kızlar tempo tutuyor.

Acayip bir yarak. Onu her yerimde istiyorum. Ama birdaha ne zaman sikecek beni? Kaslı vücudu beni kudurtuyor. Geçiyor, uzanıyor şezlonga. Ben halen yerimdeyim. Yediğim sikin şaşkınlığı geçmemiş halen üzerimden. Yarağı halen dikik. En ufak kıl yok. Az sonra kızlardan birini çağırıyor. Emdiriyor sikini. Kız kudurmuş gibi yalıyor yarağını. Ve kızın ağzına boşalıyor. Sonra kalkıyor. Kız halen dölleri toparlıyor. Benim de suratımda halen döller. Havuzdan çıkıyorum. Altım çıplak. Yürüyorum, tuvalete. Yüzümü yıkıyorum. Birazda sulu amımı yıkayıp geri dönüyorum. Ve havuza tekrar.

Karnım acıkıyor. Biraz yemek yemek için içeri mutfağa gidiyorum. Neler yok ki? Kebaplar, yemekler. Şahane. Biraz yemek koyuyorum tabağıma. İki üç kız geliyor. Onlarda yemek alıyor. Yemek yiyoruz. Kızlarla konuşmaya başlıyoruz. Biraz buradaki sistem hakkında bilgi veriyorlar bana, “Burası tam bir seks kulübü. 4 erkeğe hizmet ediyoruz. Bu 4 erkek çok yakın arkadaş. Cariyeleriyiz biz. Adamlar saltanatını kurmuşlar. İnanılmaz zenginler. Ve evliler, ama sorun değil onlar için. Fantazilerini gerçekleştirmek için bizleri satın almışlar…” diyorlar. Kızlarla tanışıyorum, Selin, Lena ve Canan. Alev, bu kızların başı, adamların daimi orospusu. Bizi yönlendiren o. Her akşam konuşuyormuş. Resmen saray düzeni. Kalfa gibi yani. Muhteşem yüzyıl dizisi gibi. Ve 3 erkek daha geliyor o esnada. Beni öpüyorlar. Biraz götümü memelerimi elliyorlar. Ama bu gece, beni havuzda siken erkeğinmişim. Öyle diyorlar. “Tadına sonra bakarız aşkım!” deyip, çıkıyorlar yukarı.

Biraz sonra tüm kızlar geliyor, akşama doğru. Herkes bikinili, ben dahil. Karşısısına diziliyoruz Alev’in. Soyunmamız emri geliyor. Alev herkesi inceliyor. Sıra bana geliyor. Bu gece ben çıkacakmışım sikicimizin karşısına. Karşımıza geçiyor, “Evet kızlar. Bugün gruplara ayrılacağız. Ve erkeklerimizi mutlu edeceğiz. Bize verdikleri paranın, bu lüksün hakkını vermeliyiz. Onun için kimse, en ufak bir hatada bulunmayacak. Herkes, kocalarımızın isteklerini yapacak. Nagehan’ın gelmesiyle kadromuz tamam. Burda bir hafta geçireceğiz. Bazılarınız önceden beri burada. Sikicilerimizi mutlu etmek zorundayız! Hepinizin alışları sağlam olmalı. Yok götten vermem, yok amdan almam yok! Her yeriniz sikilecek, yarağa doyacaksınız! Kendinizi göstereceksiniz. Kocalarımızın istekleri var. Onları her gördüğünüzde, domalacaksınız. Sikmek isterlerse sikerler, istemezlerse giderler. Biz onların orospularıyız! Ne isterlerse yapacağız! Anlaşıldı mı?” diyor. Herkes, kabul ediyor, ben dahil. Sonra asıl sikicimiz geliyor.

Karşısısında herkes mum gibi. Adam o kadar karizmatik ki. Adı Levent. Üstünde bir boxer var sadece. Geliyor. “Selam kızlar!” diye selam veriyor. Herkes, “Merhaba kocacığım!” diyor. Alev dönüyor, “Kim hazırlansın sana bugün?” diyor. “Yeni gelen orospuyu hazırlayın!” diyor. Yeni gelen orospu deiği benim. Bir adım öne çıkarılıyorum. Sonra 18 yaşındaki kızlardan biri. Selin, Lena ve Canan çıkarılıyor. 5 kişiyiz. İçeriye gidiyoruz. Geriye kalan kızlar, diğer 3 erkek tarafından paylaşılıyor. Onlar dönüşümlü sikilecekler. Ama Selin, Lena, Canan, ben ve adını sonradan öğrendiğim Funda, bu gece Levent’e hizmet edeceğiz.

Odaya geçiyoruz. Hepimize dansöz kıyafeti alınmış. En büyük kalça bedeni olan benim. Benim sarı, üstünde ziller olan kıyafetimi giyiyorum. Çok seksiyiz. Funda, mor dansöz elbisesiyle ve küçücük götüyle çok seksi. Canan, Lena, Selin zaten süperler. Biraz makyaj yapıyoruz. Sonra Alev geliyor, “Kızlar, son bir kez kontrol edelim!” diyor. Hepimiz diziliyoruz. Alev memelerimize dokunuyor. Sonra altımızı çıkartıyor. Deliklerimize bakıyor. Benim göt deliğimi görünce, “Ohoo, kolay alırsın!” diyor. Öpücük koyuyor deliklerime. Sonra bana bakıyor tekrar, “Senin tadına sonra ben bakacağım!” diyor. Şaşırıyorum. Alev çıkınca, kızlara dönüyorum, “Size de yaptı mı bunu?” diye soruyorum. “Yaptı, hemde kaç kere!” diyorlar. Alev biseksüelmiş. Yapacak bir şeyim yok. Alev’le lezbiyen ilişkiye gireceğim. Tekrar makyaj yapmak için oturuyoruz. eryaman escort Hiçbirimizde kıldan eser yok. Hepimiz çok seksiyiz. Ama en büyük memeli, en koca götlü ve en geniş benim.

Çıkıyoruz dışarı. Alev hepimizi sıraya sokuyor. Bakışları bende. Çıkıyoruz odadan. Yürümeye başlıyoruz. Çok uzun bir koridordan geçiyoruz, etraf harika. Her yerde lüks eşyalar. Ve çok güzel bir koku. 5-6 geniş oda var. Ve her odada geniş yataklar. Kerhane gibi. Ayrıca bavullarımızı koyduğumuz oda var. Ve yataklar. Toplam 15-16 oda var. Saray yavrusu gibi bir ev. İnanamıyorum, insanlar nerelerde yaşıyorlar. Sikişmekten vaktimiz kalırsa, o odalarda kalacağız. Birde Alev’in odası var. Koridorun sonundaki odaya giriyoruz. Levent yatakta yatıyor. Çok geniş bir oda, benim göt içi kadar evimin salonundan daha büyük. Çırılçıplak. Koca siki bir abide gibi dikilmiş. Hepimiz, karşısında duruyoruz. Heyecandan delirmek üzereyim.

Elindeki içkiyi bırakıyor. “Hoşgeldiniz!” diyor. Ve Mezdeke müziği çalmaya başlıyor. Herkes ne yapacağını anlıyor. Başlıyoruz dansa. Levent yatakta oturuyor. Önünde çilingir sofrası. Herkes, en güzel dansını yapıyor. Ben ise tam bir dansöz gibiyim. Kırıtıyorum, arkamı dönüp kalçamı sallıyorum. En çekingen Funda. Ona bakıyor Levent, “Ne oldu tatlım? O güzel götü sallasana bakayım!” diyor. Funda dönüyor, sallıyor. Resmen dansözlük yapıyoruz karşısısında. Levent’in inmek bilmeyen yarağı halen dik. Geliyor yanımıza. Dans etmeye başlıyor o da. Gülüşüyoruz kızlarla. Levent bize bakıyor, “Ne o, sizin kadar güzel kırıtamıyorum diye mi sırıtıyorsunuz orospularım?” diyor ve o da gülüyor. O sallandıkça, yarağı sallanıyor. Devasa.

Sonra gözüne Funda’yı kestiriyor. Bir Funda’ya bakıyor, bir yarağına. Funda anlıyor, iniyor hemen dizlerinin üstüne. Ve emmeye başlıyor. Biz duruyoruz seks başlayacak diye. “Hayır, siz devam!” diyor. Funda’nın çekingenliği gidiyor. Deli gibi yalamaya başlıyor. Tükürüyor yarağa, sıvazlıyor. Biz halen dans ediyoruz. Funda ise yarağı emmekle meşgul. Ah orospu, o tapılası yarak öyle mi yalanır? Sonra gözü Lena’ya gidiyor. Lena alıyor mesajı. O çömeliyor. Şimdi o yarak onun ağzında. Lena yalarken, memelerini saran elbiseyi çıkarıyor. O da kudurmuş gibi. Paranın hakkını veriyor. Lena’nın saçlarında Levent’in elleri. Lena emiyor, çıkarıyor. Meme uçlarına vuruyor. Lena inanılmaz saksocu. Taşaklarını emiyor Levent’in. Herifi boşaltacak! Lena kalkıyor sonra. Dansa devam.

Yavaş yavaş altımızda sadece dansöz elbisemizin altı kalacak şekilde çıkarıyoruz. Memeler fora. Ve sıra bende! Hemen diz çöküyorum. İki kızın ağzından çıkan o devasa yarak iki dudağım arasında. Önce kafasını emiyorum. Mantar kadar. İnanılmaz güzel. Levent’in suları iniyor. Onu dilimle yayıyorum. Sonra hemen tamamını alıyorum. Ellerim vücdunda. Yarağı boğazıma kadar giriyor. Ağzımın içinde dil darbeleri atıyorum. Sonra sikini kaldırıp taşaklarına yumuluyorum. Levent ayakta kalmaktan sıkılıyor, oturuyor. Ben ise onun önünde, koca yarağı yalamakla meşgulüm. Ağzımda. Sonra çıkarıyorum. Biraz doğruluyorum, memelerimin arasına alıyorum. Immm! Memelerimde salyalarımızla kayganlaşmış yarak kayıyor. Gözlerine bakıyorum. Sonra sıram bitiyor. Kalkıyorum.

Ve Levent’in sert emri, “Duvara dönün!” diyor. Herkes dönüyor. “Soyunun!” diyor. Altımız çırılçıplak. “Domalın!” diyor, domalıyoruz. Birbirimize bakıyoruz. Grubun en sağında benim. Levent geliyor, önce elini yalıyor, yarağını eliyle ıslatıp, Lena’nın amına sokuyor. Lena aldığı yarağın etkisiyle, “Ohhh!” diye bir inliyor. Hepimiz o yarağı bekliyoruz. Lena kudurmuş gibi anırıyor, “Ohh! Sikin beni efendim! Daha derine sokun! Ohhh! Kurban olurum sizin iri sikinize!” diye. Levent’in vuruşlarıyla Lena’nın vücudunun sesi yankılanıyor. Sonra Canan’a, “Kapat müziği” diyor. Canan müziği kesiyor. Sonra Canan’a geçiyor. Bu sefer Canan’ın amına. Canan’da da aynı sesler. Ama Canan sadece kısık kısık inliyor. Ve eliyle yarıdmcı oluyor Levent’e. Her kızı 3-5 dakika sikiyor. Sonra Selin’e sokuyor. Selin de bağırıyor, “Sikin beni! Ohhh! Sadece beni sikin! Sadece beni! Ahhhh! Nolur dağıtın beni! Köleniz yapın, sikiiin!” diye. Sonra Selin’den çıkarıyor, Funda’nın daracık deliklerine sokuyor. Funda bağırıyor, “Ohhhh! Ahhhh! Orospunuzum sizin! Evet! Beni sikinnn! Siz süpersiniz, kocamızsınız!” kızılay escort diye.

Sonra Funda’ya, “Elinle ayır güzelim götünü!” diyor. Funda ayırıyor götünü. Bana dönüyor, “Tükür, ıslansın aşkım!” diyor. Hemen tükürüyorum yarağına. Birazda yalıyorum. Birazdan Funda’ya girecek olan yarağı kendi ellerimle hazırlıyorum. Ve Funda’nın götünde. Funda’nın sesi kesiliyor. Çünkü çok dar götü. Canı yanıyor, belli. Ama Levent takmıyor bile. Soktukça sokuyor kızın götüne. Sonra amına. Sonra tekrar götüne. Funda, hayvan gibi anırıyor, “Iıhhh. Oaaah! Oaaah! Dağıldım efendim! Ohhh! Ahhhh!” diye.

Ve sıra bende! Hemen iki deliğimi de ayırıyorum. Tercihini götümden yana kullanıyor. Ve içimde! O iri yarak göt deliğimi yırtarcasına giriyor! “Ohhhhh! Aşkımmmm! Ahhhh!” diye inliyorum. Pompalamaya başlıyor sert sert. Saçlarımı çekiyor. Sanırım boşalmaya yakın. Öyle bir tahrik olmuşum ki. Amımdan gelmeye başlıyor sularım. Ve Levent sikini çıkarıyor. Tazyikli tazyikli benim sırtıma boşalmaya başlıyor. Saçlarıma kadar geliyor döller. “Ohhh!” diye kocamızın vücudunu okşuyorum. Levent’in beni döllemesi bitince, tüm kızlar eğiliyor Levent’in yarağına. Ben boşalmamın etkisiyle, yere fışkıran sularıma bakıyorum. Ve kendimi halen okşuyorum, durdurulamaz bir sikilme isteğim var.

Ve Levent yatağa uzanıyor. Kızlar götümden yeni çıkmış yarağı domalarak yalarken, Levent bana, “Kendini tatmin et!” diyor. Zaten yaptığım şey o. Amcığımı okşuyorum Levent’e karşı. Sonra domalıyorum. Bir parmağımı götüme, diğerini amıma sokuyorum. Levent pür dikkat beni izliyor. Kızlar Levent’in her yerini yalarken, ben kendimi orda boşaltmaya çalışıyorum. Sonra Levent’in emri Canan’a oluyor. Ve ben Canan’ın boşluğunu dolduruyorum. Yarağı ağzımda, diğer kızlarla dillerimiz değiyor birbirine. Canan kendini parmaklıyor. Show yapıyor. Değişimli olarak biz Levent’i yalarken, kızlar mastürbasyon yapıyor. Ve Levent’in kucağına oturuyor biri. Alıyor köküne kadar. Funda Levent’in yüzüne oturuyor, deliklerini sunuyor. Bana ise düşen görev, kızın götüne giren yarağın altından taşakları yalamak…

Yalıyorum, kızın delikleri arada sırada yüzüme değiyor. Sonra çıkıyor. Karşı konulamaz bir istekle, amını emmeye başlıyorum kızın. Kız dönüyor bana. Funda bu. Daracık delikleri var gerçekten. Amı çok güzel. İlk kez am yalıyorum. Funda hafif çömelik. Ben Funda’yı o şekilde yalarken, Levent’in yarağı açıkta kaldığı için ve benim boynum onu kapattığı için, Canan, “Yalaşacaksanız başka yerde yalaşın!” diyor. Funda kalkıyor sonra. Yerini Canan alıyor. Cananın götü çömelince dahada genişliyor. Funda’nın avuç içi kadar değil götü. Kocaman. Sonra ben kalkıyorum. Levent’in yüzüne oturuyorum. Nefes aldırmyorum adama. Kendim için kullanıyorum resmen. Levent’te sağolsun boş durmuyor, her yerimi yalıyor. Dayanamayıp ağzına boşalıyorum. Levent sularımı içmeye başlıyor. Ve Lena alıyor yarağı. Lena’nın amına boşalıyor Levent. Lena çıkarıyor içinden, çömeliyor, amacı dölleri çıkarmak. Çıkarıyor hepsini eliyle. Bazıları rahmiyle kavuşmuştur. Gösteriyor, “Bakın kocamızın dölleri!” diyor. Levent kalkıyor sonra. Çıkıyor odadan. Duşa girmiş.

Hepimiz ayrı yerlerdeyiz, “Bu adam inanılmaz! Gene siker mi acaba? İnmiyor ki yarağı! Ay kızlar, alırken zorlandımda çaktırmadım. Alcan alcan, mutlu etmemiz lazım! Keşke tek tek sikse bizi…” diye konuşuyoruz.

Geliyor sonra. Üstünde yeni bir boxer. Canan Rakısını dolduruyor. Ve emir geliyor, “Diğer kızlar çıksın. Sadece Funda ve Lena kalacak!” diyor. Çıkıyoruz. Ne yapsak, ne yapsak, diye düşünüyoruz. Her yerden çığlık sesleri. Ama kesin yasak var, başka odaya giremeyiz. Bugünlük sikişme faslımız bitti. Yatak odamıza giriyoruz. Tahmin ettiğim gibi, bölüm bölümüz. Lena, Selin, Funda, ben ve Canan yatak arkadaşıyız. Odada tek bir duş var. Duş dediğim, kocaman, küvet şeklinde. Funda ve Lena Levent’in yarağını yemekle meşgul. Üç kadınız. Tek tek duşa giriyoruz. Levent’in kurumş döllerini çıkarmak zor oluyor bedenimden.

Çırılçıplak oturuyorum yatağa. Canan yemek yemeye gitmiş. Telefonuma bakıyorum. Oğlum aramış. Konuşuyoruz. Yatağa kıvrılıyorum. Ve hemen uyuyorum…

Gece Lena ve Funda geliyorlar. Onların sesine uyanıyorum. Diğer kızlar da uyumuşlar. Ama halen çığlık sesleri var. Alev inliyor, “Sik beni Fatih!” diye yan odada. Lena içkiden ayakta duramıyor. Funda daha iyi, ama delikleri baya bir genişlemiş. Lena, “5 posta! 5 posta sikti bizi kızlar! Bu adam inanılmaz!” diyor, sonra sızıyor. Funda duştan çıkıyor, saçlarını kurutuyor, o da uyuyor…

[Günseli]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KÖYLÜ GÜZELİ YENGEM

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Merhaba arkadaşlar ben ensest hikayeleri takip edeli iki ay kadar olmuştu okudukça azıyordum. Düzenli olarak seks hikayesi okuduktan sonra yengemi sikmeye karar verdim!

Yengemler köyde kalıyorlar, köyde kaldıkları içinde genelde iç çamaşırı,tanga,g-string filan giymezler bir gün ben tarlaya gitmiştim. Tarladan eve geldim yengemde yorulmuş yatıyordu ne yapmışlarsa artık! Çocuklar okuldaydı, içeri kafamı uzattım baktım ki yengem yatıyor sonra boş ver dedim dışarı çıktım tuvalete gittim 31 çektim.
Köylü güzeli yengemi aklıma getire getire akşam olmuştu… Saat on iki bucuk civarlarıydı, dışarı çıktım. Köyde tuvaletler dışarıda oldugu için sonra köylü güzeli yengem aklıma geldi ağır ağır yürüye yürüye eve geldim kapıyı açtım yengem yatıyor, çocuklarda yatıyordu amcamda dışarı içmeğe gittigi için evde sadece çocuklar vardı. Köylü güzeli yengem zaten yorulmuş yatıyor bir de baktımki yengemin eteginin altında hiç bir şey yok!

Hemen oraya yöneldim yavaşca yanına uzandım ama içim kıpır kıpır ediyordu hem zevkleniyordum hemde korkuyordum….

Sonra kendimi topladım ve ne olacaksa oldum dedim, ben zevkten uçacak gibi olmuştum… Hemen zaman kaybetmeden yengemin eteğini kaldırdım zaten altında hiç bir şey yoktu. Benim Cabbar pantolonu yırtacak hemen pantalonu eryaman escort bayan ve armani boxerimi indirdim. Yavaştan yavaştan yanına yanaştım kimsede ses seda yok hepsi horluyo, ölü gibi yatıyorlar.. Köylü güzeli yengemin eteğinin altına kafamı soktum baktım kıpırdadı, hemen geri çektim korkmuştum sonra götünü bana iyice dönmüştü sikimi amının yanına değdirdim baktım kıpırdama yok az amını açtım içine soktum az baktım uyandı ne yapıyorsun sen manyak geri zekalı!! dedi. Bende seni herzaman istiyorum dedim sonra hemen dudaklarına yumuldum beni itmeye çalıştı bırakırmıyım bir kaç dakika bana karşı koymaya çalıştı ama sonra baktı ki çıkardığı sesten çocuklar uyanacak “tamam dur!” dedi çocuklar duymasın dedi öteki odaya geçirdi beni yapma nolur yapma dedi ben hemen çabuk dedim üstünü çıkarmaya başladı kazagını çıkardı altında sütyen felan yoktu köy olduğu için giymiyorlar öfff etegide indirdi. Ve Köylü güzeli yengem çırıl çıplak karşımdaydı…

Aman Allah’ın o ne mal öyle! Sanki el değmemiş taze tezek gibi mükemmel duruyordu! Neyse şaşkınlığımı atıp dudaklarına yapıştım. O da bana yapıştı belliydi istediği az yalaştıktan sonra amına sürtmeye başladım artık yalvarıyordu aglıyordu gir artık ölüyorum diye yere yatırdım amının içine benimkini etlik escort az soktum aaghh! dedi sonra tekrar çıkardım sik sik diye yalvarıyordu artık birden bire amını açtım bir girdim bir bağırdı baktım amından az kan geldi!!!! Bir baktım köylü güzeli yengem ağlıyor. Neden ağlıyorsun dedim. Sen devam et, amımı yırttın resmen ama benide fena sikiyorsun! İlk önce çok fena canım yanmıştı ama şimdi zevkten ağlıyorum meraklanma dedi. Yenge götünü dön dedim olmaz dedi ben amcana bile vermedim hem bu ağrıya dayanamıyorum seninki çok büyük geldi bana götten yapma ben bu acıya dayanamıyorum götten nasıl yapacan dedi zorla dönderdim sonra banyodan sabunu aldım iyice sıvazladım! Yapmaaaaaaaaaa!!!!!!! dedi, nolurrrrrrrrrrrr! dedi… Bende yapacam dedim!! Sikimin başını az girdirdim kaçtı çok canım yanıyor, yapma lütfen yalvarırım! dedi… Çabuk gel buraya yoksa zorla yapacağım çocuklar uyanacak, rezil oalcaksın dedim! Tehdit ettim yani sonra da ekledim; kaçmak olur mu hiç öyle malı bulmuşum sonra yine kaçacagını düşünerek birden bire bir geçirdim! Köylü güzeli yengemden öyle bir çığlık geldi ki sanırsınız götüne kafamı soktum. Ama birden sesi kesildi ve yatağa düştü. Öldü zannettim, baktım bayılmış götünden kan geliyordu… Hafif tokat attım uyansın diye ama çankaya escort bayan uyanmadı. Bende hafiften kanı temizledim ve yarağımı tükürükledim. Ve başladım pompalamaya… Göt deliği daracıktı ama baygın olduğu için kasılmıyordu. Şap Şap sesleri çıkıyordu ve arada bakıyorudm güzeller güzeli yengem uyanmış mı diye fakat hala baygındı veya numara yapıyordu. Tam boşalacağım sırada yarağımı yengemin götünden çıkarttım ve sırtına doğru attırmaya başladım. Bir iki attırdıktan sonra tekrar götüne soktum ve son menilerimi git-gel yaparak yengemin götüne boşaldım ve üstüne yığıldım. O sırada yengemin kulak memelerini yalıyordum ve ellerimle göğüslerini okşuyordum benim ufaklık yengemin götünün içinde hafiften uyanmaya başlamıştı yine. Ama vakit geç olmuştu amcam gelir diye korkmuştum yengemin içinden çıkmıştım. yengemin üstünü battaniye ile örttüm ve yengemin kıyafetlerini düzgünce sandelyenin üzerine koydum. Daha sonra giyinip çıktım.

Eve gittim banyo felan yaptım. Sabah kaltım yengemlere gittim yengem yürüyemiyordu noldu yenge dedim gülerek. Allah belanı versin böylemi sikilir dedi bende ne yapıyım yahu nazlanmasaydın dedim ve sen öğreteydin bana sikişmeyi dedim 🙂

Bir daha köye gittiğimde yengemle grup yapacağız bunun sözünü aldım. Ama kim olabilir diye düşünüyoruz köyden birisi olmamalı bu. Neyse ben aramaya devam ediyim, zaten birisni bulup köye gittiğimde yaşadığımız grup seksi yine bu sitede sex hikayesi olarak köylü güzeli yengem ile grup adı ile yayınlayacağım size kolay gelsin

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Siken Sikene Ch. 01.Bölüm

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Tüm yaşam biçimimi ve anlayışımı değiştiren olay, karımla küçük bir işimizi halletmek için gittiğimiz Ankara’da, öteden beri arkadaşımız olan Fehmi’nin evinde meydana geldi. Aslında üçümüz de alabildiğine sarhoştuk. Arabayı evin önüne parkettikten sonra kapıya kadar olan bir kaç metrelik mesafeyi yürürken en az yalpalayan, yine de bendim. Fehmi elindeki anahtarı deliğe sokmaya çabalarken, karım da duvara dayanmış, gülüp duruyordu. Akşamın erken saatlerinde gittiğimiz bir restoranda içmeye başlamış, sonra bir bara gitmiştik. Bütün bunlardan sonra kafayı bulmak normaldi tabii.

Ankara’ya o gün öğlen saatlerinde varmış ve Fehmi’yi bulmuştuk. Oradaki işimizi bir kaç saat içinde bitirmiştik gerçi ama, Fehmi kalmamız için ısrar etmişti. Karısı 3 günlüğüne İzmir’e gitmişti ve evi boştu. Karımla bana kendi yataklarını vereceğini söylüyordu. Biraz onu kırmamak için, biraz da yapacak önemli bir işimiz olmadığından, sonunda teklifini kabul etmiştik. Doğal olarak akşamın programını da Fehmi yapmıştı. Ender takıldığımız içkili bir muhabbet, değişiklik olur diye düşünmüştük biz de.

Doğrusunu söylemek gerekirse, oldukça eğlenmiştik. Tek eksikliğimiz, karımla benim kılığımızın pek uygun olmamasıydı. Akşam İstanbul’a dönmeyi planlayarak yola çıktığımız için, ikimiz de spor şeyler giymiştik. Benim üstümde bir bluejean pantolonla kısa kollu ince bir gömlek vardı. Karım da kısa bir bluejean etekle kolsuz bir beyaz t-shirt giymişti.

Restoranda neredeyse hiç kadın müşteri yoktu. Fehmi’yi tanıdıkları için, bizi dipteki set üstünün en öndeki masasına almışlardı. Bir de dip taraflardaki bir masada iki kadın vardı. Biraz bundan, çokluk da karımın görüntüsünden olmalı, çevredeki erkeklerin ilgisi hep bizim masanın üstünde olmuştu tabii. Ama aşırı bir şey yapan yoktu. Bu, anladığım kadarıyla oradakilerin çoğunun Fehmi’yi tanımalarından kaynaklanıyordu. Karımın gittiğimiz her yerde erkeklerin ilgisini çekmesine alışık olduğum için, olanları yadırgamamıştım. Ayrıca adamlara hak da veriyordum.

Alkol, her zaman karımın biraz çözülüp rahatlamasına neden olurdu. Yemekte içtiğimiz şaraplar da, aynı etkiyi yaratmıştı üstünde. Dış taraftaki iskemlesinde, biraz aşağıda kalan asıl salona göre bir balkondaymışcasına otururken, zaten oldukça kısa olan eteği sıyrılmış ve bacakları bütün güzelliğiyle meydana çıkmıştı. Kapanmak için bir çaba da harcamıyordu. T-shirt’ü kollarıyla omuzlarını açıkta bırakıyordu. Küçük, ama yuvarlak ve dimdik memeleri incecik pamuklu kumaşın altından belli oluyor, zaman zaman birer düğme gibi kabaran meme başları, sutyen giymemiş olduğunu kanıtlıyordu. Gerçi başkaları farkında değildi ama, ben kilotu da olmadığını biliyordum. Nefret ederdi kilot giymekten.

Oradan çıktıktan sonra gittiğimiz barda ise karımın hareketleri daha da rahatlaşmıştı. Tezgahın önündeki yüksek taburelerde oturduğumuz için çevredekilere unutamayacakları bir bacak şovu sergilemişti. Onun kendini göstermekten hoşlandığını öteden beri biliyordum. Üstelik bu durum, benim de garip bir biçimde hoşuma gidiyordu. Sonuçta, bir takım adamlar karımı ağızları sulanarak seyrediyordu en çok.

Nasıl olsa benim karımdı o.

Neyse, sonunda iyice sarhoş bir halde, Fehmi’nin evindeydik işte. Önce o bize yardım etti ve yatacağımız yatağın çarşaflarını değiştirdik. Sonra da biz ona, salonun ortasına bir yer yatağı hazırlamakta yardımcı olduk. Hava sıcaktı ve terlemiştik. Karım, duş yapmak üzere banyoya girdi. Ben de Fehmi’yle oturup çene yapmaya başladım. Tam bir sarhoş muhabbetiydi yaptığımız.

Bir süre sonra karım da geldi yanımıza. T-shirt’ünü hafif ıslak vücuduna yeniden geçirmiş, eteğinin yerine de, beline bir havlu sarmıştı. Ama bu bir banyo havlusu değil, yalnızca büyücek bir yüz havlusuydu galiba. Hem ensizdi, hem de uzunluğu tam yetmediği için, sol bacağınının üstünde derin bir yırtmaç oluşmuştu. Kısacası, eteği üstündeyken bundan çok daha derli toplu görünüyordu. T-shirt de, vücudunun bazı yerlerine, bu arada memelerine iyice yapışmıştı. Saçını ıslatmamıştı. Koltuklardan birine oturup, bizi dinlemeye başladı. Ben de duş yapmak istiyordum. Onları salonda bırakıp banyoya gittim. Sonra da soyunup, sıcak suyun altına girdim. Doğrusu çok iyi gelmişti bu.

Duşta ne kadar kaldım, tam bilmiyorum. Sonunda ben de belime bir havlu sararak dışarı çıktım. Niyetim artık karımı alıp yatmaktı. Ama hevesim kursağımda kaldı. Salonun kapısına geldiğim anda, olduğum yerde çakılıp kalmama neden olan bir manzarayla karşılaştım.

Karım, Fehmi için hazırladığımız yatakta, yüzüstü yatıyordu. Kollarını iki yanına uzatmış, başını yastığı koymuştu. Gözleri kapalıydı. Fehmi ise yatağın yanında, dizlerinin üstünde oturmuş, karımın sırtıyla omuzlarına masaj yapıyordu. Herhalde masajdan önce yatmaya hazırlanmış olmalıydı ki, soyunmuş, bir tek donla kalmıştı. Ama kapının önünde çakılıp kalmama neden olan, elbetteki bunlar değildi. Sezgilerim, garip bir şeyler döndüğünü algılamıştı aniden. Bir adım geri atıp, holün karanlığında kaldım. Beni kolayca farkedemeyecekleri bir pozisyondaydım şimdi. Salonun ortasındaki yatak bana göre yanlama durduğu için, onları yandan seyrediyordum.

Karımın yüzünde, çok iyi tanıdığım o buram buram seks kokan escort eryaman ifade vardı. Kendini sırtında dolaşan ellere bütünüyle bırakmıştı. Fehmi de yaptığı şeye son derece konsantre olmuş görünüyordu. İkisi de benim varlığımı, her an duştan çıkıp yanlarına gelebileceğimi unutmuş gibiydiler. Acaba ne olacaktı bu işin sonu? Kalbim küt küt atıyor ve heyecanla bekliyordum.

Fehmi’nin ellleri şimdi karımın beline inmiş, sonra da iki yandan koltuk altlarına doğru gidip gelmeye başlamıştı. Yaptığı da, artık masaj olmaktan çıkmışa benziyordu. Düpedüz okşuyordu karımı. Onun da bu durumdan hiç şikayeti yoktu doğrusu. Aksine, son derece hoşlandığı belliydi. Ağzından küçük memnuniyet mırıldanmaları çıkıyordu. Bunların Fehmi üstünde etkili olacağı açıktı. Yüzünü dikkatlme inceliyordum. Hafifçe gerilmişti. Heyecanlı olduğu belliydi. Sonra daha rahat hareket edebilmek için olmalı, dizleri üstünde doğruldu.

Tanrım; siki kalkmış, donunun önünü bir çadır gibi kabartmıştı.

Aynı anda benim sikimin de alabildiğine kalkmış olduğunu farkederek şaşırdım. Neler oluyordu böyle? Seyrettiklerim beni kızdırıp kıskançlıktan çıldırtacak yerde, tahrik olmama neden olmuştu. Nefes bile almadan seyrediyordum.

Karım kendini iyice kaptırmıştı şimdi. Belinin büküldüğünü ve kalçalarının yataktan hafifçe yükseldiğini görüyordum. Fehmi de farkındaydı bunun. Dizleri üstünde yürüyerek, yatağın başucuna doğru gitti. Şimdi karımın baş tarafında duruyor ve az önce belinden koltuk altlarına doğru yapttığı masaj hareketini, şimdi koltuk altlarından beline doğru yapıyordu. Daha da büyümüştü siki. Elleri de giderek daha aşağılara doğru inmeye, karımın belinde sarılı küçük havlunun kenarlarına kadar uzanmaya başlamıştı. Parmakları, her aşağı gidişinde havlunun altına doğru uzanıyor, bu da onun iyice gevşemesine neden oluyordu. Karımın kalçaları iyice hareketlenmişti bu arada. Artık küçük hareketlerle kıvrılıp bükülüyor, aşağı yukarı, sağa sola yavaşça çalkalanıyordu.

Fehmi sonunda, karımın belindeki havluyu tamamen çözdü. Şmdi o baş döndürücü yuvarlaklıktaki kalçalar, ikimizin de gözleri önündeydi. Ama Fehmi’nin bana göre ciddi bir avantajı vardı. Ellerini karımın yumuşacık kalçalarının üstünde dolaştırabiliyordu. Duruşu biraz garipti. Dizleri, karımın baş tarafında yere dayalıydı. Ellerini karımın kalçalarına götürebilmek için, vücudunu öne doğru eğip, uzatmak zorunda kalmıştı. Bu durumda, donunu yırtacakmış gibi duran siki de, karımın başının üstüne geliyor, neredeyse değecekmiş kadar yakın duruyordu.

Karımın ağzından çıkan mırıldanmalar, artık inlemeye dönüşmüştü. Kalçalarının okşanmasından ne kadar hoşlandığını biliyordum. Doğrusu Fehmi de işini biliyor elinin altındaki beyaz yuvarlakları sanki yoğuruyordu. Karım artık kalçalarını iyice kaldırmıştı. Birden sol elini uzattığını ve Fehmi’nin donun altından bile büyüklüğü belli olan sikini kavradığını gördüm.

– “Ohhhh ne güzel…” dedi, memnuniyetini belli eden bir sesle, “Ne kocamansın böyle…”

Parmakları kıpır kıpır oynuyor, sikin üstünde dolaşıp duruyordu. Sonra öteki elini de götürdü oraya ve Fehmi’nin donunu aşağı çekmeye başladı. Acele ediyor, onun çıplak sikini bir an önce eline almak istiyordu. Bunu başardığı zaman da, duyduğu mutluluğu yüksek sesle dile getirdi:

– “Oh yavrum… Nasıl kalkmış bak… Öyle güzel ki…”

Fehmi’nin sesi çıkmıyordu bu arada. Gözlerini kapamış, sikini karımın ellerine bırakmıştı. Kendi elleriyse karımın kalçalarını yoğurmaktan vazgeçmemişti tabii. Üstelik şimdi parmakları, o muhteşem yuvarlaklıkların arasına girmeye de başlamıştı. Bu temasın karıma büyük zevk verdiğini görüyordum.

– “Oyna benimle n’olur yavrum…” dedi, parmakları Fehmi’nin en dibinden kavradığı sikini sıvazlarken, “Oyna hadi…”

Sonra başını kaldırdığını gördüm. Ağzı açıldı ve dudakları elindeki sikin şişmiş başına kapanıverdi. Tek bir harekette, yutabildiği kadarını yutmuştu. Bu Fehmi’nin bütün vücudunun titremesine neden oldu. Karımın ağzının ne kadar marifetli olduğunu benden iyi kimse bilemezdi. Bu bakımdan arkadaşımın neler hissettiğini tahmin edebiliyordum. Nitekim kalçaları hareketlenmişti bile. Önce küçük küçük hareket ediyordu. Sonra hızlanmaya başladı ve sonunda öyle bir hale geldi ki, artık yaptığının tek bir tanımlaması olabilirdi. Karımı ağzından sikiyordu Fehmi.

Bütün bu olup bitenler, heyecanımın son kertesine yaklaşmasına neden olmuştu. Bir kaç dakika öncesine kadar aklımın ucundan bile geçiremiyeceğim şeyler oluyordu gözlerimin önünde. Sevgili karımla ortak arkadaşımızın yaptıkları şeyleri seyretmek başımı döndürüyordu. İçimi dolduran, yalnızca yalın seks duygusuydu. Olup biteni son derece tahrik edici buluyordum. Sikim patlayacakmış gibiydi.

Karımla Fehmi, dönüşü olmayan bir yola girmişlerdi artık. Fehmi’nin nefes alışları derin ve sesliydi. Karımın ağzı ise doluydu ve iniltileri artık burnundan çıkıyordu. Kendilerinden geçmiş gibiydiler. Fehmi’nin vücudu alabildiğine gerilmişti. Çok dayanamıyacağına emindim. Karımın içe hafifçe çökmüş yanaklarından, ağzındaki siki, sanki içini boşaltmak istiyormuş gibi emdiğini anlıyordum. Kalçaları da, artık yatağın üstünde delice çalkalanmaya başlamıştı.

Birden Fehmi’nin keçiören escort kasıldığını gördüm. Aynı anda karımın burnundan daha da şiddetli bir inilti çıktı. Mümkünmüş gibi daha da hırsla emiyordu şimdi. Gırtlağı da durmadan oynuyordu. Tanrım; tohumlarını karımın ağzına fışkırtıyordu Fehmi. O da, dışarıya damla bile kaçırmadan, hepsini yutmakla meşguldü. Sonra onun vücudu da kasılıverdi. Kalçaları titremeye başladı.

Karım da zirveye ulaşmıştı.

Sonra Fehmi’nin doğrulup geri çekildiğini gördüm. Karımın ağzından çıkan siki yarı inmişti. Dizlerinin üstüne oturdu. Karım ise, yorgun bir halde yüzükoyun yatmayı sürdürüyordu. Acaba bitmiş miydi her şey? Artık beni akıllarına getirecekler miydi? Ne yapacağımı bilememenin karasızlığı içinde bocalayıp duruyordum. Ama Fehmi yeniden hareketlendi.

Yine dizlerinin üstünde yürüyerek, yatağın alt tarafına geçti ve oturdu. Sonra elleri uzanıp yeniden karımın kalçalarını okşamaya başladı. Şimdiki pozisyonunda okşadığı yerleri görebiliyordu da. Elleri yeniden vücudunda hissetmek, karımın da hareketlenmesine neden olmuştu. Kalçaları tekrar oynamaya başlamıştı bile. Fehmi okşayıp mıncıklamayı sürdürdükçe de, hareketleri belirginleşiyordu. Fehmi eğilip başını arkadan onun kalçaları arasına soktuğunda ise, çıldıracak gibi oldu karım.

– “Ohhhhh…” diye inledi, “Ohhh ne güzelsin… Ohh yala hadi beni… Hadi yala beni n’olursun…”

Anlaşıldığı kadarıyla, Fehmi’nin de başka istediği yoktu. Ağzını kocaman açmış, karımın amına yapıştırmıştı. Şarıptılı sesler çıkararak yalıyordu. Her şey bitti zannederken, yeni bir heyecan dalgası sarmıştı tüm benliğimi. Az önce karımın ağzını sikmişti. Şimdi de onu yalıyor, yatağın üstünde çırpınıp kıvranmasına neden oluyordu. Mahvolmuştu karım.

– “Oh çok güzel… Ohhh çıldırtacaksın beni yavrum… Sok dilini içime öyle n’olur… Ohhhhh…”

Manzara gerçekten müthişti. Karım artık dizlerinin üstünde duruyordu. Ama omuzları ve memeleri hala yatağa yapışıktı. Kalçaları böyle havadayken, dayanılmayacak kadar güzel, karşı koyulamayacak kadar tahrik ediciydi. Fehmi kendini tümüyle kaptırmıştı şimdi. Bu arada ben de kritik bir noktaya gelmiştim. Sikim zonklamaya başlamıştı artık. Belimdeki havluyu çözüp, onu biraz rahatlatmam gerekiyordu. Elimi değdiğim anda patlayacağımı biliyordum.

Fehmi’nin elleri, karımın kalçalarına birer pençe gibi yapışıp, o şahane yuvarlakları iyice birbirinden ayırmıştı. Diliyle yaptıklarını tam göremiyordum ama, karımın haline bakarak biraz tahmin edebiliyordum. Kollarını iki yana açmış, tırnaklarını sanki yatağa geçirmeye çalışıyordu.

– “Oouuvvv…” diye inledi birden.

Beli bükülmüş, vücudunu kasılmıştı. Karın adaleleri dalgalanıyordu. Zirveye ulaşmıştı yine.

Ama Fehmi onu bırakmaya niyetli görünmüyor, ağzının altındaki güzelim amı yalamayı sürdürüyordu. Dudakları ve burnu, karımın kalçaları arasında kaybolmuştu. O neredeyse her noktasını ezbere bildiğim yere şimdi başka bir ağız yapışmış, içine başka bir dil girmişti. Normalde bunun beni kıskançlıktan çıldırtması gerektiğini biliyor, ama, o anda tam tersi duygularla dolu olduğumu farkedip şaşırıyordum. Büyülenmiş gibi seyrediyordum.

Karım kendini biraz toplamıştı bu arada. Kalçalarını Fehmi’nin yüzüne bastırıyor, çıldırtıcı hareketlerle sağa sola kıvırıyordu.

– “Götümü da yala n’olur…” dedi Fehmi’ye, “Hadi canım… Biraz da götüme sok dilini olur mu..? Hadi n’olur götümü yala yavrum…”

Her sözü, beynime bir ok gibi saplanıyordu. O küçük deliğinin ne kadar duyarlı olduğunu, benden iyi kim bilebilirdi ki? Fehmi’nin karımın kalçaları arasına gömülü başının biraz yukarıya kaydığını gördüm. Aynı anda karımın vücudunu tekrar kıvranıp bükülmeye başladı.

– “Ahhh sen… Sen… Mahvediyorsun beni… Biliyorsun değil mi nasıl mahvettiğini beni..? Ohhhhh…”

Birden durdu Fehmi. Sonra da dizlerinin üstünde doğruldu. Siki yeniden kalkmış, kocaman olmuştu. Tıpkı kıvrık bir yay gibiydi. Karımın kalçalarına yapışıp ona doğru sokuldu. Sikinin morarmış başının, o başdöndürücü yuvarlakların arasına daldığını gördüm. Bu temasla, karımın tüm vücudu, elektrik akımına kapılmış gibi titredi. Kalçaları hırsla geri gittiler. Aynı anda Fehmi de bastırdı. Kocaman siki, bir anda kayboluverdi.

– “Ohhh ne güzel geçirdin…” diye inledi karım, “Ohhh yavrum ne güzel soktun… Hadi sik beni n’olursun… Ohhhh hadi sik beni…”

Şimdi gözlerimin önünde, daha da müthiş bir manzara vardı. Karımın omuzları ve memeleri hala yatağa yapışık, kalçaları alabildiğine havadaydı. Fehmi ise iki eliyle onu incecik belinden kavramış, hırsla sikiyordu. Tanrım; hem de ne biçim sikiyordu.

Karım artık konuşamaz haldeydi. İnlemeleri, giderek küçük çığlıklara dönüşmeye başlamıştı. Tekrar gelmek üzereydi. Zevkten uçmuş gibiydi. Bir süre sonra da, kıvranmaları çırpınma halini aldı. An meselesiydi zevkin doruğuna çıkması. Birden derin bir inleme çıktı ağzından. Kalçaları hırsla geriye gitti. Getiriyordu.

Kendimi tutmama olanak kalmadığının farkındaydım. Elimi, neredeyse kendiliğinden sikime gitti. Daha parmaklarımın değdiği anda da fışkırtmaya başladım. Peşpeşe salvolar halinde, holdeki halının üstüne boşalıyordum. Gözlerim kararmıştı.

Tekrar escort çankaya onları seyredebilecek hale geldiğimde, Fehmi karımın arkasından uzaklaşmıştı. Kocaman siki, karımın sularıyla sırıl sıklam ıslanmıştı. Pırıl pırıl parlıyor ve daha da muhteşem görünüyordu. O daha getirmemişti. Başka planları vardı. Karımı kalçalarından tutup, sırtüstü çevirdi yatakta. Sonra da üstüne uzanıverdi. Erkekliği, bir anda karımın apış arasına dalmıştı bile. Kalçaları küçük hareketler yapıyordu. Sonra birden sert bir hareketle bastırdı.

– “Ohh yine geçirdin bana yavrum…” dedi karım, kolları Fehmi’nin boynuna dolanırken, “Hadi sik beni yine… Sok sikini içime hadi… Ohhh hadi sik beni n’olur…”

Fehmi, ellerini iki yandan götürüp karımın kalçalarının altına sokmuş, o yumuşacık yuvarlakları avuçlamıştı. Bir süre sonra da, ağzı, karımın aralık dudaklarının üstüne kapandı. Şimdi yavaş yavaş, acele etmeden sikiyordu. Karım da, bacaklarını onunkilere dolamış, kalçalarının yukarı hareketleriyle her hamlesine karşılık veriyordu. Birbirleriyle boğuşmakta olan dillerinin çıkardığı sesleri duyuyordum ve sikim yeniden kalkıp, kazık gibi kesilmişti.

Benim varlığımı tümüyle unutmuş olmaları gerektiğini düşünüyordum ki, karımın vücudunun birden kasıldığını gördüm.

– “Ahhh sen beni öldüreceksin…” diye inledi, ağzını Fehmi’den kurtarıp; “Ahh ne güzel soktun parmağını götüme… Ohhh küçük bir sik gibi parmağın… Ahh yavrum gelicek yine… Yine getiriyorsun beni… Ohhh yine yavrum… Immmhhhh…”

Tüm vücudunu dalgalanıyordu yine. Amı sikle, götü parmakla doluydu ve yine zirveye çıkıyordu.

Yorulmak bilmez gibiydi Fehmi. Doğrusu böylesine usta olduğunu aklıma bile getirmemiştim. Daha ne kadar dayanacaktı acaba? Daha ne kadar sikecekti karımı? Yeniden alabildiğine tahrik olmuştum. Gözlerimi üstlerinden ayıramıyordum bir türlü.

Sonra Fehmi durup, biraz doğruldu. Elleri karımın bacaklarını diz altlarından yakalayıp yukarı kaldırarak, karnına doğru bastırdı. Daha da doğruldu. Şimdi ikiye katlanmış gibiydi karım altında. Tabak gibi açılmıştı. Pür dikkat kesilmiştim artık. Karımın en çok sevdiği şeydi böyle alta alınıp eze eze sikilmek. Şimdi de onu yaşıyordu işte. Sanki yatağa çivilemek istermiş gibi, hırsla, vura vura sikiyordu Fehmi onu. Ben de, her şeyi en ince ayrıntısına kadar görebiliyordum şimdi. Fehmi’nin kocaman siki, karımın içinden en ucuna kadar çıkıyor, sonra tekrar dibine kadar giriyordu. Bir piston gibi sokup çıkartıyordu karıma.

Karım iyice dağılmıştı artık. Fehmi her dibine kadar geçirdiğinde yeni bir çığlık kaçıyordu ağzından. Başını kaldırmış, içine girip çıkan siki seyrediyordu. Kelimenin tam anlamıyla zevkten uçmuştu. Fehmi onu sikiyor, sikiyor, sikiyordu. Sanki hiç durmayacakmış, hiç bitirmeyecekmiş gibi sikiyordu karımı. Ya da, en azından bana öyle geliyor olmalıydı. Bu yüzden de, birden kasılıp inlediğinde biraz şaşırdım. Sonra tekrar dibine kadar soktu karımın içine. Kıçının yanakları titriyor, açılıp kapanıyordu. Tanrım, tohumlarını boşaltıyordu karımın içine. O güzelim amının en dibine fışkırtıyordu.

Bu karımın da çıldırmasına neden olmuştu. İçindeki sikin patlayıp sıvılarını fışkırtmaya başlamasıyla aynı anda, o da gelmeye başlamıştı. Zangır zangır titriyordu.

Öyle üstüste, yığılıp kaldılar.

Artık her şeyin bitmiş olması gerektiğini düşünüyordum. İkisi de baygın gibiydiler. Hızla ne yapacağıma karar vermeye çalışıyordum. Bu arada Fehmi’nin kımıldadığını ve önce karımın üstünden yuvarlanarak indiğini, sonra da yatağın kenarına oturduğunu gördüm. Yüzü bana dönüktü. Yorulmuştu ve sarhoşluğu yüzünden okunuyordu. Ayağa kalkacak olursa, bulunduğum yerden uzaklaşmaya karar vermiştim. Ama buna gerek kalmadı. Karım yattığı yerden elini uzattı ve Fehmi’nin şimdi iyice inmiş olan sikini okşamaya başladı. Tanrım, hala doymamıştı galiba. Fehmi’nin aksine, hiç de yorulmuş görünmüyordu.

Ne kadar yetenekli olduğunu çok iyi bildiğim parmakları, ilk başlarda yalnızca araştırıcıydı. Sonra küçük kıpırdanmalar başladı, Fehmi’nin küçülüp yapış yapış olmuş sikinde. Bu kadarı bile yetti karıma. Önce doğruldu yatağın üstünde, sonra da pozisyonunu değiştirip, başını onun kucağına götürdü. Her şey tam karşımda cereyan ediyordu ve en küçük ayrıntıları bile görebiliyordum. Karım dilini çıkarıp elindeki sikin başını yalamaya başlamıştı. Sonra dudakları aralandı ve Fehmi’nin yarı kalkmış siki ağzında kayboluverdi. Yanakları yine içeri çökmüştü. Hırsla emiyordu. Amacı belliydi. Biran önce kalkmış bir sike kavuşmak istiyor, başını Fehmi’nin kucağında yukarı aşağı hareket ettiriyordu.

Doğrusu tahmin etmediğim kadar çabuk kalkıyordu Fehmi’nin siki. İlk başlarda, karımın her başını aşağı bastırışında Fehmi’nin kasıklarındaki kıllara kadar inen dudakları, ağzının içindeki sik büyüdükçe, giderek daha yukarlarda kalmaya başlamıştı. Bunu görmek beni yeniden ve alabildiğine tahrik etmişti. Karım da çok tahrik olmuştu bu durumdan. Yine burnundan gelen memnuniyet mırıltıları çıkarıyordu. Fehmi’nin yüzünde ise şaşırmış bir ifade vardı. Galiba sikinin yeniden ve bu kadar çabuk kalkmasına akıl erdirememişti. Karım birden başını kaldırıp doğruldu. Şimdi parmakları Fehmi’nin yeniden kocaman olmuş sikine dolanmış, sıvazlıyordu. Öbür eliyle onu göğsünden itip yatırdı yatağa ve bir anda ata biner gibi üstüne çıkıverdi. Sonra elindeki organı amına getirip dayadı ve oturdu üstüne. O kocaman şey, bir anda kayboluverdi.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

kurtköy escort escort ümraniye rus escort gaziantep escort şişli escort keçiören escort bahçelievler escort kayseri escort escort ankara gaziantep escort erotik film izle tuzla escort izmir escort izmir escort izmir escort kocaeli esgort kocaeli escort kocaeli escort istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti mecidiyeköy escort şişli escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort beylikdüzü escort bakırköy escort taksim escort istanbul escort mersin escort escort bursa escort bayan görükle escort bursa escort bursa merkez escort bayan sincan escort otele gelen escort etlik escort bahçeşehir escort eryaman escort demetevler escort numberoneescorts.com muğla escort ensest hikayeler hurilerim.com kuşadası escort bayan Escort görükle escort escort escort escort travestileri travestileri bahis forum balçova escort alsancak escort gaziemir escort bornova escort konak escort buca escort karşıyaka escort mersin escort batman escort bayburt escort bartın escort ığdır escort bilecik escort manisa escort mersin escort muğla escort ordu escort osmaniye escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort xnxx Porno 64 alt yazılı porno bursa sınırsız escort bursa escort bayan porno izle bursa escort görükle escort antalya escort Anadolu Yakası Escort Kartal escort Kurtköy escort Maltepe escort Pendik escort Kartal escort şişli escort istanbul travestileri istanbul travestileri ankara travestileri ankara travesti linkegit erzincan escort erzurum escort eskişehir escort giresun escort gümüşhane escort hakkari escort hatay escort ığdır escort ısparta escort istanbul escort Antalya escort Escort bayan Escort bayan bahisu.com girisbahis.com webmaster forum canlı bahis illegal bahis illegal bahis kaçak bahis canlı bahis güvenilir bahis